"في مكتبها" - Translation from Arabic to Turkish

    • ofisinde
        
    • ofisine
        
    • odasında
        
    • ofisindedir
        
    Özel Ajan Chavez'e kendi ofisinde hesap sormuşsun, üstelik tanıklar varken! Open Subtitles هل قابلة عميلة الـ اف.بي.آي الخاصة في مكتبها الخاص، مع الشهود؟
    Ve iki gün sonra bir sonraki acil nöbetime geldim ve şefim yavaş bir sesle ofisinde benimle konuşmak istediğini söyledi. TED وبعد يومين اتيت لاقوم بدوامي الثاني في الطواري, وذلك عندما طلبت مني الرئيسه ان تتحدث الي بهدوء في مكتبها.
    Onunla Herat'taki ofisinde görüştüğümde, dört kocaman silahlı dört iri adam eşliğinde girdi içeri. TED عندما قابلتها في مكتبها في هيرات، دخلت وهي محاطة بأربعة رجال عظام يحملون أربع أسلحة ضخمة.
    Onun ofisinde pencerenin dibinde oturur ve bunları dinlerken uykuya dalardım. Open Subtitles كنت أجلس تحت أشعة الشمس في مكتبها وكنت أنام خلال أستماعي إليها
    ofisine yılan koyalım demiştin. Open Subtitles لقد كانت فكرتكِ أنتِ لقد أردتِ وضع ثعابين في مكتبها
    Bayan Chan aradı. Onun ofisinde bir şapka unutmuşsun. Open Subtitles السيدة تشان اتصلت لقد تركت القبعة في مكتبها
    Seni ofisinde görmek istiyor,dünde sana su sahnede "yardim" ediyordu. Open Subtitles تريد أنْ تراك في مكتبها وبالأمس كانت تساعدك بالمشهد
    İlk önce, cinayet saatinde ona kendi ofisinde meslek danışmanlığı yaptığını iddia etti. Open Subtitles في الأول قالت أنه كان معها في مكتبها لإستشارتها. في أمور العمل.
    Müdire Queller dersten sonra sizinle ofisinde görüşmek istiyor. Open Subtitles المديرة كوالير تطلبك في مكتبها بعد الدرس
    ofisinde gazilerle çalıştığı için aldığı bir ödül var. Open Subtitles كان عندها جائزة في مكتبها لعملها مع المحاربين
    ofisinde 1 de buluşmamızı söyledi. Open Subtitles أخبرتني أن أقابلها في مكتبها بحلول الـ1: 00
    Faturaların çoğunu aldım ama Wilmemina ofisinde değildi. Open Subtitles انتهيت من اغلب الايصالات لكن ويلمينا لم تكن في مكتبها
    Nisan 2001'de Cindy Stagnal, ofisinde defalarca bıçaklanarak öldürüldü. Open Subtitles سيندي ستاغنال أبريل 2001 طعنت عدة مرات وجدت في مكتبها
    Bunu duydu mu, herkes? Veronica hepimizi ofisinde görmek istiyor. Open Subtitles حسناً هل سمعتم هذا جميعاً فرونيكا تريد أن ترانا جميعاً في مكتبها
    Yani genellikle onun ofisinde buluşuyoruz, Open Subtitles لذا نتقابل في مكتبها حيث لديها باب تُغلقه
    Yarın saat 3'te ofisinde randevumuz var. Open Subtitles انت وانا لدينا موعد في مكتبها الساعة الثالثة غدا
    Dün akşam. 19:00'da ben çıktığımda o hala ofisinde çalışıyordu. Open Subtitles الليلة الماضية. كانت لا تزال هنا في مكتبها في الـ 7 عندما غادرتُ
    ofisine gittiğimizde olanları ilk kez duyuyormuş gibi görünüyordu. Open Subtitles لم يبدو انها سمعت بالامر من قبل حين كنا في مكتبها
    Seni hemen ofisine bekliyor. Open Subtitles إنها تُريد مُقابلتك في مكتبها في الحال
    Müdür acilen odasında seni bekliyor. Open Subtitles المديرة تريد أن تراك في مكتبها في أقرب وقت ممكن
    Randevu defteri muhtemelen ofisindedir. Open Subtitles يجب أن تكون روزنامة مواعيدها في مكتبها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more