Max, bu tarz bir tavırla Hollywood'da gömülü olmamak imkânsız. | Open Subtitles | ماكس لا يمكنك أن تتصرفي هكذا ولا تدفني في هوليود |
Neden Hollywood'da siz şansınızı denemiyorsunuz? | Open Subtitles | حسنا، يا من تدعون الحكمة لماذا لا تجربون فرصكم في هوليود ؟ |
İlk film iyi bir parçaydı, profesyonel Hollywood'da yapılanlar gibi. | Open Subtitles | كان الفيلم الأول رائعاً جداً كما لو أنه أنتج في هوليود |
Bu plastik bedenden bir kurtulursak Hollywood'un en ateşli çifti olacağız. | Open Subtitles | سنتخلص من هذه الأجسام البلاستيكية للأبد وسنكون أفضل ثنائي في هوليود |
Hollywood'daki Geisha House Restoran'da saat 21:00 nasıl? | Open Subtitles | مارأيك بمطعم بيت الغيشا في هوليود الساعة 9: 00 ؟ |
Los Angeles'a gidip bir Hollywood yapımcısıyla görüşmeliyim. | Open Subtitles | يجب ان اذهب إلى لوس أنجليس. و ارى منتج في هوليود |
Hollywood'a ilk geldiğimiz zamanki halimize benziyordu, tutkuyla kavruluyor, adımızı bir yerlere yazdırmaya çalışıyorduk: | Open Subtitles | تذكرني بنا نحن الكتاب في بدايتنا عندما عملنا في هوليود ..مليئين بالطموح.نلهث |
Şimdi, BR bir fikir ile geldi Hollywood'taki yapımcılara rüşvet verip aktörlerin ekranda sigara içmesi ile ilgili. | Open Subtitles | الآن، بي آر جاء بتلك الفكرة بأننا يجب أن نبدأ برشوة المنتجون في هوليود لجعل الممثلين يدخنون على الشاشة. |
Henüz Hollywood'da bir oyun yaptım ve Victor Crowley oyunun gerçekçiliğini övdü. | Open Subtitles | عملت مسرحية في هوليود وفيكتور كراولي بنفسه مدحها ووصفها بأنها واقعية |
Desiree Teyze artık Hollywood'da oturuyor. Değil mi Travis? | Open Subtitles | الخالة ديزري تعيش في هوليود الآن, هل هذا صحيح ترافيس؟ |
Archie Gates, Hollywood'da askeri danışman oldu. | Open Subtitles | آريتشي جايتس أصبح مستشار عسكري في هوليود. |
Chaplin denen çocuğu başımdan atmak istemiyorum, ama biz Hollywood'da koşup ateş ederken, sitilimizi bozabilir. | Open Subtitles | أشعر بالندم للتخندق الذي بالطفل تشابلن لكننا سنجري و نصطاد في هوليود, وهو يقيد أسلوبنا |
Chaplin denen çocuğu başımdan atmak istemiyorum, ama biz Hollywood'da koşup ateş ederken, sitilimizi bozabilir. | Open Subtitles | أشعر بالندم للتخندق الذي بالطفل تشابلن لكننا سنجري و نصطاد في هوليود, وهو يقيد أسلوبنا |
Daha önce Hollywood'da hiç böyle bir dram görmedim. | Open Subtitles | مَا رَأيت مثل هذه المسرحيةِ في هوليود قبل ذلك |
- Hollywood'da, çekilmekte olan yeni film "Chucky psikopata bağlıyor"un setindeyiz. | Open Subtitles | نحن هنا في "هوليود" حيث موقع تصوير الفيلم الجديد "تشكي المجنون" |
Hollywood'da bu tür davranışlara izin veremeyiz. | Open Subtitles | نحن لا يمكن أن نأخذ ذلك الموقف في هوليود |
Ceset, Hollywood'da Tropicana Otel'de bulundu. | Open Subtitles | لقد وجدوا الجثه في فندق تروبكانا في هوليود |
Hollywood'da bir grubu izlemem gerek. | Open Subtitles | من المفترض ان ارى فرقة موسيقية اللليله في هوليود |
Muhteşem kariyerini Hollywood'un ünlü geleneklerinden biriyle anıyoruz. | Open Subtitles | نحن سَنُشرّفُه في أحد أكثر التقاليد المشهورة هنا في هوليود |
Hollywood'un en ses getiren organizasyonlarını yapıyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تجهزين أكثر الحفلات إثارة في هوليود. |
Hayır ama Hollywood'daki en çirkin 10 baldırla ilgili harika bir yazı var. | Open Subtitles | لا, ولكن هناك مقالة رائعة عن اسوأ عشر أرجل في هوليود |
Adım Frank Capra. Ben ünlü bir Hollywood yönetmeniyim. | Open Subtitles | اسمي فرانك كابرا أنا مخرج مشهور في هوليود |
Ve petrol paran da kalmayacak. Hollywood'a hoş geldin. | Open Subtitles | و لن يكون لديك أي من أموال النفط مرحبا بك في هوليود |
Buraya Hollywood'taki Roosevelt'e daha yeni tanımaya başladığım biriyle beraber olmaya geldim. | Open Subtitles | وأنا هنا في الـ(روفيلت) في (هوليود) على وشك التضحية بشيء للمرة الأولى لشاب ما، بالكاد أعرفه |