Ve bu da tam olarak 2048 yılında olacak yazın ikinci yarısında, Temmuz ayında, hatta tam olarak 27 Temmuzda. | TED | وذلك سيحدث بالضبط عام 2048 في أواخر الصيف ، في يوليو ، بدقة أكثر في السابع و العشرون من يوليو. |
Evet, biraz. Geçen Temmuzda Amiral Huidobro'yu silah alması için ABD'ye götürdüm. | Open Subtitles | بعضهم، لقد أصطحبت الادميرال اويبدوبرو إلي أميركا لشراء سلاح في يوليو الماضي |
Yani Temmuzda bir haftalığına Twitter gerçekten bir Afrika barı olmuştu. | TED | لذلك ولفترة أسبوع في يوليو أصبح موقع تويتر حانة أفريقية. |
Temmuz ayında sadece 7 saat kayıpken 20 yaşındaki bir genç donmaktan nasıI ölür? | Open Subtitles | وجد جسمه في الغابة بعد غيابه من المستشفى فقد فقط لسبع ساعات في يوليو هكذا يموت ولد بعمر 20 سنة من تعرض |
Geçen Temmuz'da Houston, Texas'ta, iki gün boyunca 613 milyar litre yağdı. | TED | في يوليو/تمور الماضي، وفي هيوستن/تكساس، أمطرت لمدة يومين متتاليين 162 مليار جالون. |
Bu kayıt defterindeki son not, makina Haziran 1958'de kapandığında yazılmış. | TED | هذا آخر مدخل في المدونة حين أطفئت الآلة في يوليو 1958 |
Pasifik'teki Bikini Atoll'de 1946 Temmuzunda iki adet atom bombası patlatıldı. | Open Subtitles | في جزيرة بيكيني أتول، بالمحيط الهادئ تم تفجير قنبلتين ذريتين في يوليو من عام 1946 |
1944 Temmuz'unda Paris'e tayin olduk. | Open Subtitles | بعد ذلك ، في يوليو 1944 انتقلنا اٍلى باريس |
Temmuzda burada ne arıyor? Eylülden önce asla gelmezdi. | Open Subtitles | ماذا يفعل هنا في يوليو انه لا يأتي ابدا حتى سبتمبر |
- ...Temmuzda başlayıp bir sene sürecek ve ayda 200 kilo emaye malzeme olarak yapılacaktır. | Open Subtitles | أكافئكم بــ200كيلو من الاواني في الشهر نبدأ في يوليو و ننتهي العام القادم.. |
Temmuzda Felluce'deydi. Mendocino ve Shirley'le birlikte. | Open Subtitles | لقد كان في الفلوجة في يوليو لقد كان مع ميندوكينو و شيرلي |
Noel'de ve 4 Temmuzda ateşli silahla işlenmiş çözülmemiş cinayet dosyanız var mı diye soracaktım. | Open Subtitles | أردت ان اعرف إذا حصل عندكم جرائم قتل بالسلاح الناري خلال عيد الميلاد و لربما واحدة في يوليو |
Görünüşe göre, Temmuzda nette tanışmışlar. | Open Subtitles | على ما يبدو انهم التقوا عبر الانترنت في يوليو |
Kennedy, Temmuz ayında Kongreden savunma için fazladan ödenek talebinde bulundu ve yedek askerleri kışlalara çağırdı. | Open Subtitles | في يوليو طلب كينيدي من الكونغرس إقرار أموال إضافية للدفاع وقام باستدعاء قوات الإحتياط |
Temmuz ayında yönetimi devraldığınızda, elinize geçecek şey bu kızlar. | Open Subtitles | و, اذن, هذا ما سوف ترثوه عندما تحصلون على الشركة في يوليو عندها لن اكون الوصي |
Londra Ontario'ya. Her yıl Temmuz ayında yapılan geleneksel bir kamyonet gösterisidir. | Open Subtitles | لندن في اونتاريو ، بطولة الشاحنات كل سنه في يوليو |
Önümüzdeki Temmuz ayında tarafınızdan incelenmeye hazır olur. | Open Subtitles | وسيكون جاهزا لتقييمك الشخصي في يوليو القادم |
Birkaç hafta boyunca onlardan haber alamayınca 1988'in Temmuz ayında araştırmaları için birkaç kişi gönderdik. | Open Subtitles | هذا ما لدينا عنهم. في يوليو عام 1988، عندما لمْ نسمع خبراً منهم لبضع أسابيع، أرسلنا أشخاصاً إلى هناك للتحقيق. |
EM: Evet, Temmuz'da üretime başlar gibi görünüyor. | TED | أجل، يبدو من المناسب جدًا أن نبدأ انتاجه في يوليو. |
İşte Charles üç yaşındayken. Haziran'da 100 yaşında olacak. | TED | ها هو تشارلز عندما كان في الثالثة. اذن سيبلغ ال 100 في يوليو المقبل. |
1917 Temmuzunda, Alman parlamentosu Reichstag, ...Müttefiklerle barış görüşmesi yapılmasını talep eden bir yasa çıkarttı. | Open Subtitles | في يوليو 1917 البرلمان الألماني مرّر قرار يدعو إلى مفاوضات سلام مع الحلفاء |