"قابلني هناك" - Translation from Arabic to Turkish

    • orada buluşalım
        
    • benimle orada buluş
        
    • oraya gel
        
    Cuma akşam 8 gibi orada buluşalım mı? Open Subtitles قابلني هناك الجمعة القادم حول الساعه الثامنة
    12.00'de orada buluşalım cesetten kurtulmama yardım edersin. Open Subtitles قابلني هناك الساعه 12 و يمكنك أن تساعدني بالتخلص منه
    Merkez karakola git. Bir saat sonra orada buluşalım. Open Subtitles اذهب إلى قسم المأمور قابلني هناك بعد ساعة
    benimle orada buluş ve yemin ederim senden başka bir şey istemeyeceğim. Open Subtitles فقط قابلني هناك و أوعدك بأن لا أطلب منك أي شيء مجدداً.
    Sonra da benimle orada buluş. İkimizin de arabaya ihtiyacı olacak. Open Subtitles ثم قابلني هناك سنحتاج كلا السيارتين
    İskelenin arkasında bir yer var. Bir saat sonra oraya gel. Open Subtitles هناك مكان خلف التلة قابلني هناك بعد ساعة
    - New York. Yarın sabah 10'da orada buluşalım. Open Subtitles قابلني هناك صباح غد الساعة العاشرة
    Yarın sabah 10'da orada buluşalım. Open Subtitles قابلني هناك غدا الساعة العاشرة صباحا
    Arabayı getir ve orada buluşalım, acele et... Open Subtitles اركب السيارة و قابلني هناك .. بسرعه
    - Yarın öğle vakti orada buluşalım. Open Subtitles اذا قابلني هناك غداً ظهراً ... سأراكِ قريبا
    On dakika sonra orada buluşalım. Hindiyi benim için tutarsan yarım şilin veririm. Open Subtitles قابلني هناك بعد عشر دقائق حاملاً الديك و سوف أعطيك نصف (كراون)
    Fazla zamanımız yok. orada buluşalım. Open Subtitles ليس هناك وقت قابلني هناك.
    2 saat sonra orada buluşalım. Open Subtitles قابلني هناك بعد ساعتين
    Bu gece 9'da orada buluşalım. Open Subtitles قابلني هناك غدا في التاسعه
    Evet, orada buluşalım. Open Subtitles نعم، قابلني هناك
    orada buluşalım. Yarın gece. Open Subtitles قابلني هناك مساء الغد.
    Bir saat sonra orada buluşalım. Open Subtitles قابلني هناك بعض ساعة
    Arkada iki motosiklet var. benimle orada buluş. Open Subtitles هناك دراجتان بالخارج قابلني هناك
    - Efendim! - Fırtınadan sonra benimle orada buluş. Open Subtitles يا سيدي قابلني هناك بعد العاصفة
    Stonewood yalan söylemiş. En kısa sürede benimle orada buluş. Open Subtitles ستونوود كذب, قابلني هناك بأقصى سرعة
    İskelenin arkasında bir yer var. Bir saat sonra oraya gel. Open Subtitles هناك مكان خلف التلة قابلني هناك بعد ساعة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more