Lucky'nin brandasını, Booth'un Melvin Carville'den kanunen el koyduğu branda ile karşılaştırdım. | Open Subtitles | إذا .. فقد قارنت لفة البلاستيك الخاصة بلاكي بالقطعة التي صادرها بوث |
Kızların DNA'larını cyper ile karşılaştırdım ve sonuçlar tutarlı çıktı. | Open Subtitles | قارنت الحمض النووي للفتاة مع عينة السايبر والــنـتيــجــة كـانــت مـــطــابــقـــة |
Radyo dalgaları spektrumuyla karşılaştırdım, onun boyutlarını görünür ışığın spektrumunun boyutlarıyla. | TED | قارنت طيف موجات الراديو حجمها مع حجم طيف الضوء المرئي |
Eğer bu ikisi arasındaki mesafeyi karşılaştırırsanız, bu yaklaşık 100 milyondur, değil mi? | TED | لذا اذا قارنت المسافة بين الإثنين، تصل تقريبا إلى 10 أس ثمانية ، صحيح ؟ |
İki listeyi karşılaştırdım ve buldum ki bir yandan açık bir şekilde tavsiye ettikleri uzmanlıklar, antreman yöntemleri var. | TED | قارنت بين اللائحتين ، وما تجد أن هناك ظاهريًا ، الخبرة التي أوصى بها ، وأساليب تدريب معينة. |
Ve böylece sahip olduğumla beklentilerimi karşılaştırdım, ve sahip olduğum beklediğime kıyasla hayal kırıklığına uğrattı. | TED | إذاً فقد قارنت ما حصلت عليه مع ما توقعته، وما لدي بدا مخيباً مقارنة بما توقعت. |
Bunları Fargas'ın kitabındaki kabartmalarla karşılaştırdım. | Open Subtitles | لقد قارنت بالفعل هذة مع نسخة فارجاس فى كتابه |
Dişteki DNA'yı başlıktaki saç kökleriyle karşılaştırdım. | Open Subtitles | اووه انا .. قارنت الحمض النووي من السن مع بصيلات الشعر التي وجدتها داخل رداء الرأس |
Ama sonra topografyayı okyanus haritasıyla karşılaştırdım. | Open Subtitles | .. ولكن إن قارنت بين عِلم الطوبوغرافيا .. بخريطة المُحيط |
Dornan'ın önceki EKG'sını, son IVAC kayıtlarıyla karşılaştırdım. | Open Subtitles | لقد قارنت سجلات إختبارات قلبه السابقه مع سجلات مقياس القلب الأخيرة |
Şunu dinle! Formülü günümüzdeki Everdew'ün formülüyle karşılaştırdım. | Open Subtitles | لقد قارنت صيغة المسحوق المستخدم بالاختبار والصيغة الحالية |
Kara Şövalye'den söz eden yarım düzine kısmı karşılaştırdım. | Open Subtitles | قارنت الفقرات التي تحدّثت عن الفارس الأسود |
911'i arayan numarayla karşılaştırdım. | Open Subtitles | الآن , لقد قارنت هذه المكالمـة بمكالمـة الابلاغ عن الطلقات الناريـة تلك |
911'i arayan numarayla karşılaştırdım. | Open Subtitles | الآن , لقد قارنت هذه المكالمـة بمكالمـة الابلاغ عن الطلقات الناريـة تلك |
Şu üç kişinin intihar ettiğini öğrendikten sonra görüşlerini Mozaik'te karşılaştırdım. | Open Subtitles | عندما أرى كل هؤلاء الضحايا انتحروا، قارنت رؤاهم مع برنامج "الفسيفساء" |
Bu görüntünün unsurları da bize bunu anlatıyorlar fakat siz bunu dosdoğru yüzlerinden okuyabilirsiniz, onların yüzlerini normal yüzlerle karşılaştırırsanız bu fazla göze batmayan bir belirtidir. | TED | الآن، عناصر المشهد أيضا تكشف لنا هذا، لكن يمكننا أيضا أن نرى هذا في وجوههما، وإذا قارنت وجوههما بالوجوه العادية، ستلاحظ الاختلاف بدقة. |
Ama fotoğrafını internette arattım çünkü herkes internette gösteriş yapmayı sever. | Open Subtitles | لكني قارنت صورتها بما بمواقع التواصل لأن الجميع يحبون استرعاء الأنظار. |
Kendini Abraham Lincoln'la kıyasladın, Richard. | Open Subtitles | لقد قارنت نفسك بـ(إبراهام لينكولن)، (ريتشارد). |
Kurbanın yaralarını şu senaryoların her biriyle eşleştirdim. | Open Subtitles | قارنت إصابات الضحية بكل الإصابات المتعلقة بهذه السيناريوهات |
Tatlım, biraz önce ilişkini kemoterapi ile karşılaştırdın. | Open Subtitles | عزيزتي, لقد قارنت علاقتك للتو بالعلاج الكيمياوي |
Jane Eyre ile Robocop'u karşılaştırmaya başlaman çok komikti. | Open Subtitles | كان مضحكا عندما قارنت جين اير بروبو كوب |
Konferanslarıma konu olan kitabımda, maalesef seri cinayetlerle mantıksal dizileri karşılaştırmıştım. | Open Subtitles | في الكتاب الذي كان محور محاضرتي و لسوء الحظ قارنت السلاسل المنطقية بالقتلة المتسلسلين |
Bu odanın ölçütlerini aşağıdakilerle karşılaştırdığımda şömine duvarının göstermelik olduğu sonucuna vardım. | Open Subtitles | عندما قارنت ابعاد هذه الغرفة بالغرف التى اسفل منها, خمنت ان هذا الحائط زائف. |
Asal sayı yaklaşımını gerçek asal sayılarla karşılaştırırsan hesap sonucu bize ne der? | Open Subtitles | لو قارنت القيمة التقريبيّة للعدد الأولي ،مع القيمة الحقيقيّة للأعداد الأوليّة |