"قالوا أنك" - Translation from Arabic to Turkish

    • söylediler
        
    • söylemişlerdi
        
    • söylüyorlar
        
    Burnunu kaybettiğini söylediler ama o kadar da iğrenç görünmüyor. Open Subtitles لقد قالوا أنك فقدت أنفك لكنها ليست بشعة كما يقولون.
    Büronuzdan bana buraya geleceğinizi söylediler. Open Subtitles لقد أتصلت بمكتبك قالوا أنك فى طريقك الى هنا
    Telefon kabul etmediğinizi söylediler. Bir kaç günlüğüne gitmem gerekiyor. Open Subtitles قالوا أنك رفضت الرد على المكالمات انا مضطر للرحيل لعدة أيام
    Hastahaneye gittim ve senin eve çıktığını söylediler. Open Subtitles افتقدتك في المستشفى قالوا أنك ذهبت للمنزل
    Profesyonel olduğunu söylemişlerdi ama... Open Subtitles .. أعني, لقد قالوا أنك مثيرُ للمتاعب, لكن
    Doktorlar bana birkaç gün kazandırdığını söylediler. Open Subtitles الأطباء قالوا أنك استطعت إبقائي لعدة أيام أخرى
    Fallon için çalıştığını söylediler. Artık onun adamlarından biriymişsin. Open Subtitles لقد قالوا أنك تعمل لدى فالون وأنك أحد رجاله الأن
    Çılgın bir kadının seni zorla alıkoyduğunu söylediler. Gerçekten öyleydi. Open Subtitles قالوا أنك كنت محتجزاً من قبل إمرأة مجنونة
    Olmadığını söylediler, ben de bekledim. Open Subtitles إنهم قالوا أنك لست في الداخل، لذا إنتظرت
    Hepsi senin bu hafta bu bloktaki en meşgul adam olduğunu söylediler. Open Subtitles قالوا أنك كنت أكثر التجّار نشاطاً في الجادّة هذا الأسبوع
    Ofisini aradım,ama dışarıda olduğunu söylediler. Open Subtitles جربت الاتصال بمكتبك ولكنهم قالوا أنك بالخارج
    Buradaki doktorlara hayatını borçlusun. O kurşun, kalbini delip geçmediği için şanslıymışsın. Öyle söylediler. Open Subtitles الأطباء هنا أنقذوا حياتك, قالوا أنك محظوظ, لأن الطلقة لم تضرب قلبك
    Her Perşembe günleri arabanızın bakımını yaptırdığınızı söylediler. Open Subtitles لقد قالوا أنك تجري إصلاحات سياراتك كل يوم خميس.
    Doktorlar bir kaç güne kadar tekerlekli sandalyeden kurtulabileceğini söylediler. Open Subtitles الاطباء قالوا أنك ستدع الكرسي المتحرك خلال اليومين القادمين
    Biz gittikten sonra kendi başına çıkış yaptığını söylediler. Open Subtitles لقد قالوا أنك خرجت بنفسك, بعد أن ذهبنا مباشرة.
    Biz ayrıldıktan hemen sonra oradan çıkış yaptığını söylediler. Open Subtitles لقد قالوا أنك خرجت بنفسك, بعد أن ذهبنا مباشرة.
    Eskiden büyük bir hapisanede yattığını söylediler. Open Subtitles قالوا أنك إقُحمت في السجن الكبير ذات مرة
    Ama gizlilik sözleşmesi imzaladığını ve rakip teklifte parmağının olduğu öğrenilirse seni mahkeme verebileceklerini hatta çok kızarlarsa hapse bile attırabileceklerini söylediler. Open Subtitles لكنهم قالوا أنك وقّعت على منع إفشاء، ولو علم أي شخص أنك كنت متورطًا في مزايدة تنافسية،
    Okumayı sevdiğini söylemişlerdi. Orada birçok kitap var. Open Subtitles قالوا أنك تحبّ القراءة لذا أحضرتُ مجموعة من الكتب لك،
    Yaralandığımız zaman bize yardım edebileceğini söylemişlerdi. Open Subtitles قالوا أنك تستطيع مساعدتنا إذا أصابنا مكروه.
    Arabayı senin çaldığını ve bagajda ne olduğunu bilmediklerini söylüyorlar. Open Subtitles قالوا أنك سرقت السيارة وهم لا يعلمون شيئاً عما كان في صندوق السيارة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more