Ben de tam emin değilim. Doktor, EKG sonuçlarında bir şey gördüğünü söyledi birkaç test yapmak istiyormuş. | Open Subtitles | نعم, لا أعلم بالتأكيد أحد الأطباء قال بأنه رأى أمراً في تخطيط القلب. |
Bu sabah orada tanımadığı bir yüz gördüğünü söyledi. | Open Subtitles | قال بأنه رأى وجه غير مألوف هناك هذا الصباح |
O gece, Choi Dong Hen ve çetesini olay yerinde gördüğünü söyledi. | Open Subtitles | لقد قال بأنه رأى تشوي دونغ هين وعصابته .بالقرب من مسرح الجريمة تلك الليلة |
Öz babası Vernon da şeytanlar gördüğünü söylemişti. | Open Subtitles | والده الحقيقي (فيرنون) قال بأنه رأى الشياطين أيضاً |
Orada korkunç şeyler gördüğünü söylemişti. | Open Subtitles | قال بأنه رأى أموراً مروعة |
İhbar hattına gelen aramaya göre birisi Cheddar'ı bu sokakta gördüğünü söyledi. | Open Subtitles | حسنا, حسب المكالمة التي تلقيناها احدهم قال بأنه رأى تشيدار في هذه المنطقة |
Gabriel, hedeften bir buçuk blok ötede olası bir ajan olduğunu düşündüğü mavi ceketli bir adam gördüğünü söyledi. | Open Subtitles | قابرييل قال بأنه رأى رجلا بمعطف ازرق بمسافة بناية ونصف عن الهدف وقد عرّفه بأنه مراقب محتمل |
Choi Dong Hen'ı gördüğünü söyledi. Ve çetesi O geceki olay mahallinin yakınında. | Open Subtitles | لقد قال بأنه رأى تشوي دونغ هين وعصابته بالقرب من مسرح الجريمة تلك الليلة. |
Çok korkunç bir şey gördüğünü söyledi şok edici bir şey. | Open Subtitles | قال بأنه رأى شيء مخيف شيء صدمه بالفعل |
Oğulları Todd Bradstone o gün, annesinin üzerinde onu inciten bir adam gördüğünü söyledi. | Open Subtitles | إبنهم (تاد برادستون) قال بأنه رأى رجل فوق أمه في اليوم الذي قٌتِلت فيه، يؤذيها. |
Minx'i gördüğünü söyledi. | Open Subtitles | لقد قال بأنه رأى مينكس |