"Karma" demiştim, yumruğum değil. Ama "karma" nın yumrukları yok ki. | Open Subtitles | لقد قلت لك كارما وليس قبضة يدي ولكن كارما لا تملك قبضة يد |
Bir daha denersen dudağının öpeceği şey yumruğum olacak. | Open Subtitles | حاول ذلك مجدداً، وسيكون ما تقبله المرّة القادمة هو قبضة يدي |
Bu arada nasıl yumruk yapacağımı öğrendim. | Open Subtitles | بالمناسبة، لقد تعلمت كيفية إحكام قبضة يدي |
Bak, neredeyse yumruk yapabiliyorum. | Open Subtitles | انظر ، اقتربت من تكوين قبضة يدي |
Ve yumruğumun büyüklüğünde böcekler vardı. Yağmur ormanında mı yattın? | Open Subtitles | وكان هنالك حشرات بحجم قبضة يدي. هل قضيتِ الليلة في الغابات المطيرة? |
Eğer Komisyon üyelerinin ofisine giderseniz duvarda küçük bir çukur görebilirsiniz yaklaşık yumruğumun büyüklüğünde. | Open Subtitles | ... إذا ذهبت إلى مكتب المندوب ... سوف ترى أن هنالك حفرة في الجدار بمقاس قبضة يدي تقريباً |
Tüm New Orleans avcumun içinde olacak. | Open Subtitles | سأملك مدينة (نيو أولينز) بأكملها في قبضة يدي |
Bir daha denersen dudağının öpeceği şey yumruğum olacak. | Open Subtitles | حاول ذلك مجدداً، وسيكون ما تقبله المرة القادمة هو قبضة يدي |
Adamda yumruğum kadar âdem elması var. | Open Subtitles | الرجل كان يمتلك تفّاحة آدم بحجم قبضة يدي |
Judy'de aha yumruğum kadar ameliyat edilemez bir tümör var bu da Glen'in fetişi oluvermiş. | Open Subtitles | جودي لديها ورم في المخ في حجم قبضة يدي |
yumruk büyüklüğünde saf bir elmas. | Open Subtitles | قطعة الآلماسة بحجم قبضة يدي |
Gitmezsen atacağım yumruk dışında! | Open Subtitles | ماعدا قبضة يدي إذا لم تخرج! |
Başkanı avcumun içine aldım. | Open Subtitles | كان العمدة تحت قبضة يدي. |