"قبله" - Translation from Arabic to Turkish

    • öpücük
        
    • onun
        
    • ondan
        
    • Öp
        
    • öncekinden
        
    • öpücüktü
        
    • ilk
        
    • daha önce
        
    • öncesi
        
    • öpücüğü
        
    Günü kurtar, bir öpücük bile alama. Ama ne biliyormusun. Open Subtitles غير مصدق ان انقذ اليوم ولا انال حتى قبله واحده
    Sana büyük bir öpücük verecektim ama nefesin bu sabah çok kötü kokuyor. Open Subtitles سأطبع قبله كبيره على فمك و لكن رائحه فمك غير طيبه هذا الصباح
    Arkaya gidin dediğinde gidin. Ben de size koca bir öpücük vereyim! Open Subtitles عودى للخلف يا عزيزتى . وسوف امنحك قبله كبيره
    onun adı yaya geçidi! Yaya geçidinden önce durmalısın, üzerinde değil! Open Subtitles انه يسمى ممر مشاه , يجب ان تتوقف قبله وليس عليه
    Ne ondan önce, ne de ondan sonra bu yapılmamış. Open Subtitles لم يسبق لأحدٍ فعل هذا قبله. ولم يفعلها أحدٌ بعده.
    Ona hoşça kal demek için geldiğimi söyle ve benim yerime onu Öp. Tamam mı? Open Subtitles فقط أخبريه إنني قلت له إلي اللقاء و تعطيه قبله من أجلي ..
    Sence de her günümüz bir öncekinden daha iyi değil mi? Open Subtitles ألا تعتقد أن كل يوم لنا افضل من الذي قبله ؟
    Ona bir öpücük ver, sana şarkı söylesin. Çok utangaçtır. Open Subtitles أعطهِ قبله وسوف يغني لك أغنية، إنه جميل جدا
    Evet. Keşke köpek falan olsaydım. Bir öpücük ver. Open Subtitles نعم،اتمنى باننى اكون طفل احيانا اعطنى قبله
    Ama bir öpücük eğer hakkını verirsen, daha da öldürücü olabilir. Open Subtitles .. و لكن قبله من الممكن ان تكون اشد قتلا لو قصدتها
    Tanrı aşkına, o kadar da iyi bir öpücük değildi. Open Subtitles بحق السماء يا فتاه, إنها لم تكن قبله جيده بأى حال
    Sihirli saatinin sana bir öpücük sağlayabileceğini mi düşünüyordun? Open Subtitles توقف عن هذا هل تعتقد ان الساعه السحريه سوف تمنحك قبله
    Ama girmezsem bu iki yabancının gerçekleştirdiği en mükemmel öpücük olarak kalır ve ömrümüz boyunca da o mükemmelliğini korur. Open Subtitles وإذا لم أفعل إذا هذه سوف تكون أفضل قبله على الإطلاق تم صنعها بين إنين أغراب وسوف نبقيها ممتازه بالنسبه لبقية حياتنا
    Ben sadece canının yandığını görmek istemiyorum hele ki onun elinden. Open Subtitles أنا فقط لا أريد أن أراك تضار، وخصوصا ليس من قبله.
    onun yüzünden işini bırakamazsın. Önce sen geldin. Open Subtitles لا يمكنك التخلي عن وظيفتك من أجله، لقد عملتِ هنا قبله
    ondan önceki gün de peltek konuşan şişman bir adam. Open Subtitles و اليوم الذي قبله كان رجل سمينا وعنده مشكلة تكلم
    ondan ve düşük çenesinden önce kaç kere dayak yemiştik? Open Subtitles كم مر من الوقت قبله وقبل فمه الكبير الذى ضربنا
    - Bebeğim, gel buraya. Anneyi Öp. - Siktir ol. Open Subtitles ـ صغيرى تعال وأعط ماما قبله ـ عليك اللعنه
    Düşünüyorum da, geçtiğimiz her yemek kulesi, bir öncekinden daha güçlüydü. Open Subtitles أنا أفكر أنا كل حجر يعطكي طاقة أكبر من الذي قبله
    Senin yaşlı küflü teyze öpücüğün onun aldığı en iyi öpücüktü. Open Subtitles فعلا؟ حسنا, قبلة ابن العم هذي كانت افضل قبله اخذها هذا الفتى.
    Eğer bu canavar ilk etapta öne çıkarsa, onu yakalayamayız. Open Subtitles ... إذا إنطلق هذا الحصان قبله لن نستطيع اللحاق به
    Ben söylediğim zaman gidebilirsiniz. daha önce değil. Özür dilerim, Şef Gunderson. Open Subtitles ستغادر من هنا عندما اقول ذلك ,وليس قبله عذرا سيد جندرسون
    Son kısımdan pek emin olamadım ama öncesi güzeldi. Open Subtitles آخر جزء من الكلام لست متأكد منه لكن ما قبله كان جيداً جداً
    Saat 7:30'da hapishanede ışıklar söndüğüne göre sanırım büyükbaba ve büyükanne için Prenses Beyoncé'ye iyi geceler öpücüğü verme vakti. Open Subtitles ومنذ كانت الأضواء تطفأ في السجن الساعه 7.30 أظن أنه الوقت للجد والجده أن يأتو ويعطو الاميره بيونسيه قبله النوم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more