Dünyaya 5 kilometre kala paraşütünü açmadan önce durumu buymuş. | Open Subtitles | قبل أن يفتح مظلته خمس كيلومترات فوق الكرة الأرضيّة. |
Umarım kapıyı açmadan önce ellerini yıkar. | Open Subtitles | آمل أن يغسل يديه قبل أن يفتح الباب |
Mark hediyelerini açmadan önce bir sürprizim var. | Open Subtitles | قبل أن يفتح مارك هداياه لدى مفاجأه لكم... |
Kasa kapısı açılmadan önce üçünü de etkisiz hale getirmen gerek. | Open Subtitles | يجب أن تعطلى كل مجموعات السى 4 الثلاثة قبل أن يفتح باب القبو. |
Harika. Bankalar açılmadan çıkabilir miyiz? | Open Subtitles | هل يمكنا أن نغادر قبل أن يفتح المصرف غداً؟ |
Kapı açılana kadar beş saniyen var sonra sana yardım edebilirim. | Open Subtitles | لديك 5 ثواني قبل أن يفتح ذلك الباب عندها لن أكونَ قادراً على مساعدتك |
Ama kumarhane açılana kadar o araziden kâr elde edemeyecek. | Open Subtitles | لن يتمكن من استغلال الأرض والاستفادة منها قبل أن يفتح المقهى ويعمل |
Kendi yayıncı şirketini açmadan önce Random House'u* işletiyordu. | Open Subtitles | كان يُدير داراً قبل أن يفتح شركته للنشر |
Paraşütü açmadan önce her seferinde daha da uzun süre beklemiş. | Open Subtitles | لقد أنتظر طوبلا قبل أن يفتح المظله |
- Baban, ağzını açmadan önce hiç düşünmez işte. | Open Subtitles | لأنه لا يفكر أبدا قبل أن يفتح فمه |
Stuart kapıyı açmadan önce merdivenlerden tamamen çıkmamış olduğuma çok sevindim. | Open Subtitles | أنا جدّ مسرور لم أصل حتى إلى الأعلى قبل أن يفتح (ستيوارت) الباب! |
Yarın mağaza açılmadan bana rapor verin. | Open Subtitles | سوف تقدم لي تقريراً بصباح الغد قبل أن يفتح المتجر. |
"açılmadan önce Bronze'a gel yoksa yiyecek yapacağız." | Open Subtitles | تعالِ إلى "البرونز" قبل أن يفتح أو نجعلها وجبة طعام |