Babam Isabelle ile tanışmadan önce annem de böyle hissediyordu. | Open Subtitles | نعم. هذا هو شعور أمي قبل أن يلتقي أبي أزابيلا. |
Babamın annemizle tanışmadan önce bir kadına âşık olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل تعرفين أن والدنا كان مغرما بإمرأة قبل أن يلتقي أمنا |
Babam annemle tanışmadan önce evliydi. | Open Subtitles | حسناً, كان والدي متزوجاً قبل أن يلتقي بوالدتي |
Molly'yle buluşmadan önce, 20 dakikam daha var. | Open Subtitles | حسنا، لقد حصلت على 20 دقيقة لقتل قبل أن يلتقي مولي. |
Paul yayıncısıyla buluşmadan önce kitabının son bölümünü bitirmeye çalışıyor da. | Open Subtitles | (بول) يحاول إنهاء الفصل التالي قبل أن يلتقي بناشره |
Evet de Sam, Sarah ile tanışmadan önce Jake olarak yaşamaya başlamış. | Open Subtitles | أجل، لكن كان (سام) يتظاهر بأنّه (جيك) قبل أن يلتقي بـ(سارة). |
Bay Maker'la tanışmadan önce silahlara ilgisi olduğunu farkettiniz mi? | Open Subtitles | أنّ إبنك كانت لديه أي إهتمامات بالمسدّسات والأسلحة قبل أن يلتقي بالسيّد (مايكر)ِ ؟ |
Rafael'le tanışmadan önce. | Open Subtitles | (قبل أن يلتقي بـ (رافائيل |