Mesafe az olduğunda ışığın ulaşması daha az zaman alır ve Io beklenenden daha erken ortaya çıkar. | Open Subtitles | وعندما تكون المسافة قصيرة يستغرق الضوء في رحلته وقتاً أقل وتراه يظهر قبل الوقت الذي تتوقع فيه ظهوره |
Eğer bunu daha erken yaparsa, önümüzdeki yıllık kotasına dâhil edemeyecek. | Open Subtitles | إذاَ قامت بذلك قبل الوقت فلن يمكنها اعتبارها من حصّة السّنة المقبلة |
Umduğumdan daha erken göçüp gitti. Paramı geri istiyorum. | Open Subtitles | لقد مات قبل الوقت المتوقع لذا نريد أن نستعيد أموالنا. |
-Shredder'ı daha erken ışınlamalıyız. | Open Subtitles | -علينا نقل "شريدر" قبل الوقت المحدد. |
Romer'ın farkına vardığı şey Dünya Jüpiter'e yakın bir konumda yörüngesindeyken o zaman Io beklenenden daha erken ortaya çıkıyordu. | Open Subtitles | ما لاحظه "رومر" هو أنه عندما تكون الأرض في موقع بحيث قريبة في مدارها من المشتري حينها يظهر "آي أوه" في قبل الوقت المتوقع فيه ظهوره |