Yüzyıllar önce bir adam, atalarımdan biri Phillip L'Merchant bir bulmaca kutusu yapmış, ilk kutuyu en iyi çalışması. | Open Subtitles | قبل قرون عده رجل من اسلافنا فيليب ميرشانت بنى صندوقا للالغاز اول صندوق |
Yüzyıllar önce Peru'da, And Dağları'nda kutsal kişilerin kan miktarını arttırmak için kafatası kemiklerinin bir bölümünü çıkarırlarmış. | Open Subtitles | في الحقيقة، قبل قرون في أنديز البيروية، الرجال المقدّسون كانوا جسديا أجزاء خطوة جمجمتهم في إطلب لزيادة حجم الدمّ، |
Yüzyıllar önce kulaklarını bükerdim. Hep işe yarardı. | Open Subtitles | قبل قرون ، كنت اقرص آذانهم ، وكان يفي بالغرض |
Ama ondan Yüzyıllar önce o yalnızca ailesi tarafından dışlanmış masum bir kızdı. | Open Subtitles | لكن قبل قرون من ذلك، كانت فتاة بريئة تنصّلت منها أسرتها. |
Bu şeyi, Asırlar önce kuzey buzullarının altında buldular. | Open Subtitles | - لقد وجدوا هذا .. الشيء قبل قرون مضت أسفل الجليد الشمالي |
Hayır, bu Hıristiyanlıktan çok daha önceki yüzyıllara ait olan tanrı Horus ile onun annesi Isis'tir. | Open Subtitles | (لا، إنه الإله الوثني (حورس) وأمه (إيزيس قبل قرون من ميلاد المسيح |
Artık hizmetlerine ihtiyaç duyulmadı çünkü Yüzyıllar önce iblislere karşı zafer kazandılar. | Open Subtitles | لم يعد هناك حاجة لخدماتهم لأنهم انتصروا في الحرب ضد الشياطين ، قبل قرون |
Yüzyıllar önce tedavisini bulduğumuz küçük bir enfeksiyon sadece. | Open Subtitles | عدوى بسيطة وجدنا لها علاج قبل قرون |
Çok uzun zaman önce öldü, Yüzyıllar önce. | Open Subtitles | ماتت قبل زمن طويل قبل قرون كثيرة |
Şurada bir tane daha var. Bunlar Yüzyıllar önce oyulmuş. | Open Subtitles | هنالك اخر هنا هذه نحتت قبل قرون |
Benim türümü Yüzyıllar önce katlettiği için. | Open Subtitles | لذَبْح نوعِي قبل قرون. |
Söylesene Fry, eğer Bender seni Yüzyıllar önce öldürdüyse Şeytan'ın yüce adı aşkına, nasıl oldu da dönebildin? | Open Subtitles | إذاً أخبرنا يا (فراي) إذا كان (بيندر) قد قتلك قبل قرون كيف عدت بحق الشيطان؟ |
Yüzyıllar önce onunla bir şey yaşadık. | Open Subtitles | هى وأنا كنا شىء قبل قرون |
Yüzyıllar önce Haçlılar çalmış. | Open Subtitles | سرقه الصليبيون قبل قرون |
(Kahkaha) Çünkü -- (Alkış) nihayetinde, söyleyeceğim şu - Yüzyıllar önce, Kuzey Afrika çöllerinde insanlar, ayışığında, sabahlara kadar süren ayinler yapar, kutsal müzik eşliğinde, dans ederlerdi. | TED | (ضحك) لأنني -- (تصفيق) في النهاية إنه مثل هذا، موافق -- قبل قرون مضت في صحاري شمال أفريقيا، كان الناس يتجمعون لرقصات القمر هذه للرقص والموسيقى المقدسة التي ستستمر لساعات وساعات، حتى الفجر. |
Ta ki, 1998'de Yale profesörü John Coleman Darnell Thebes Çölü'nde, Batı Mısır'ın kalker kayalıklarında bu yazıtları keşfedene dek. Ve bu yazıtlar M.Ö. 1800 ve 1900 arasında bir zamana dayanıyor Mezopotamya'dan Yüzyıllar önce. | TED | و ذلك عند العام 1998 عند قام بروفيسور جامعة يال (جون كولمان دارنيل) بإكتشاف هذه النقوش في صحراء الأقصر (صحراء التبت) على منحدرات الحجر الجيري في مصر الغربية و التي كانت مؤرخة في بين الأعوام 1800 و 1900 قبل الميلاد أي قبل قرون قبل وجود بلاد ما بين النهرين (ميسوبوتوميا) |
Orijinal İskenderiye Kütüphanesi'nin Asırlar önce yakılıp yıkılmasının ve binlerce yıllık bilgi birikiminin şok kaybının hikâyesi imparatorlukta birçoklarının belleğinde halen taze idi. | Open Subtitles | لكن مازال يتذكّر الكثيرون في الإمبراطوريّة قصّة تدمير المكتبة الأصليّة بـ"الإسكندرية" قبل قرون |
- Evet. Asırlar önce, dünyayı yok etmeye çalıştı. | Open Subtitles | قبل قرون حاول تدمير العالم |
Hayır, bu Hıristiyanlıktan çok daha önceki yüzyıllara ait olan tanrı Horus ile onun annesi Isis'tir. | Open Subtitles | لا ، لا ، إنه إله الوثنيين (حورس) وأمه (إيزيس) قبل قرون من ميلاد (المسيح) |