"قبل مقتله" - Translation from Arabic to Turkish

• öldürülmeden önce
• ölmeden önce
• Öldürülmesinden önce
• Öldürülmeden hemen önce

O zaman öldürülmeden önce gittiği son yer bir spor salonu.
إذن آخر مكان ذهب إليه قبل مقتله كانت صالة ألعاب رياضيّة.

Arkadaşımı öldürülmeden önce bulmak için 48 saatim var.
لقد حصلت على 48 ساعة للعثور على صديقي قبل مقتله

Yani vurulan kurbanımız, öldürülmeden önce o salonlardan birine gitmiş.
إذن، قام ضحيتنا بزيارة صالون تجميل قبل مقتله

ölmeden önce, ona mektuplar yazıp tüm sırlarını paylaşıyormuş.
قبل مقتله كان يكتب لها الرسائل يشاركها أسراره

Öldürülmesinden önce başkana bağırdı. Tükürdü ona.
لقد تشاجر مع العمدة قبل مقتله وبصق في وجهه

Öldürülmeden hemen önce fantezi futbol piyangosunu kazanması da ne tesadüf.
و لقد وجدت صدفةً أنه فاز بجائزة قبل مقتله.

Kurbanın öldürülmeden önce çektiği tüm fotoğraflar elimizde.
لدينا جميع الصور التى التقطها الضحيه قبل مقتله

öldürülmeden önce sanki bir çam ağacı ormanında yürümüş gibiydi.
كأنّه سار خلال غابة بها أشجار صنوبر قبل مقتله.

Muhtemelen öldürülmeden önce binaya gitti.
لربّما قاد سيّارته إلى ذلك المبنى قبل مقتله.

- Biz cesedi 11:35'te bulduk bu da bize öldürülmeden önce 35 dakikalık bir zaman aralığı olduğunu gösterir.
ووجدنا الجثة في 11: 35، مما يمنحنا حوالي فترة 35 دقيقة قبل مقتله

O babanla konuşan son kişiydi... öldürülmeden önce.
وكان آخر شخص التحدث إلى والدك قبل مقتله.

Jerry Dorfman'ın öldürülmeden önce en son nerede bulunduğunu belirlemeye çalışıyoruz.
ماذا تفعلون هنا ؟ نحاول معرفة ما آخر شيء عمل عليه " جيري " قبل مقتله

Telefon kayıtlarına göre öldürülmeden önce Doug McClain'le en son siz konuşmuşsunuz.
وفقاً للسجلات الهاتفية كنت آخر شخص تحدث مع " داغ ماكلين " قبل مقتله

O öldürülmeden önce onunla konuşan son kişi sendin.
كنت آخر شخص يتحدث معه قبل مقتله.

Araba adam öldürülmeden önce Ya da sonra çalınmış olabilir.
السيارات كان يمكن سرقت قبل مقتله

Brian öldürülmeden önce dayak yemiş.
براين " تعرض للضرب قبل مقتله "

Danny'nin babası Bahia'dan sevkiyatı çaldı, sakladı, sonra, öldürülmeden önce, nerede sakladığını Danny'e söyledi.
والد (داني) سرق الشحنة من (باهيا) ، و أخفاها ثم قال ل(داني) عن مكان إخفاءها ، قبل مقتله

Kimsenin. Senatör Mayer ve ben, ...tam da o öldürülmeden önce parçaları bir araya getiriyorduk.
أنا و"السيناتور" (مايار) جمعنا المعلومة معاً قبل مقتله مباشرة

Belki de Marco yanılıyordur. Wendell öldürülmeden önce bileziği satmıştır.
ربما كان (ماركو) مُخطئاً وباعه (ويندل) قبل مقتله.

Dostum, o yaraların cinayet esnasında olduğunu sanmıştım. Onlar ölmeden önce oldu.
تبّاً، ظننتُ أنّ تلك الإصابات قد حدثت أثناء جريمة القتل، لكنّها حدثت قبل مقتله.

Öldürülmesinden önce...
قبل مقتله

- Merhaba, ben Mick Haller mesajlarımı kontrol ettiğimde fark ettim ki Frank, Öldürülmeden hemen önce beni aramış.
- "انظري , معكِ "مايكل هالر .. لقد تفحصت رسائلي ويبدو أن "فرانك" اتصل بي قبل مقتله بقليل