Ayrıca birisi de Papa'yı arasın çünkü anlattıklarına göre benim aziz olmam lazım. | Open Subtitles | أيضًا، يجب على أحدهم أن يسمى البابا لأن وفقًا لخلاصتكِ، يجب أن أكون قديسًا. |
aziz değildi ve kazıkta yanarken bir domuz gibi cızırdadı. | Open Subtitles | لم يكن قديسًا لقد شووه على الوتد كخنزير |
aziz derken "iyi bir insan" demek istemedim. | Open Subtitles | "بقولي "قديسًا" فأنا لا أعني "شخصًا جيّدًا |
Kocanız evliya olmadığı hakkında garip bir yorumda bulundu. | Open Subtitles | زوجك علق تعليقًا غريبًا لأنه ليس قديسًا |
Bakın ben evliya değilim, tamam mı? | Open Subtitles | انتظر, أنا لست قديسًا |
Bilm-- Bilmiyorum... Bir aziz. | Open Subtitles | لا أعلم، قديسًا. |
aziz falan değilim. | Open Subtitles | حسنًا، أنا لست قديسًا. |
aziz olmadığımı söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتكم أنّي لست قديسًا. |
- O kadar da aziz değil sonuçta. | Open Subtitles | - ليس قديسًا بما يكفي |
Barbie aziz değil, buna inan. | Open Subtitles | ،باربي) ليس قديسًا) صدقيني |
Görünüşe bakılırsa Joe, aziz gibi bir şey. | Open Subtitles | بوضوح، (جو) قديسًا. |