eski bir rüya. Biliyorsun bu benim yaşamım. | Open Subtitles | أنه حلمُ قديمُ أنت تَعْرفُ,هذه حياتُي |
Yeni yerin eski bir dostu hak ediyor. | Open Subtitles | تَستحقُّ محطتُكِ الجديدةُ صديق قديمُ. |
Orada eski bir arkadaşım var, teğmen.. | Open Subtitles | عِنْدي صديق قديمُ هناك الذي a مُلازم و... |
Bu, öğrendiğim eski bir Küba geleneği. | Open Subtitles | هذا قديمُ تَعلّمتُ التقليد الكوبي . |
Ben eski kafalıyım. | Open Subtitles | أَنا قديمُ. |
eski bir egzersiz ve meditasyon şekli. | Open Subtitles | هو شكلُ قديمُ تمرينِ وتأملِ. |
Burası eski bir garaj. | Open Subtitles | هذا مرآبُ قديمُ. |
Baktığımız şey çok eski bir kitap. | Open Subtitles | ما نَبحث عنه قديمُ للغاية. |
eski bir iniş alanıdır. | Open Subtitles | هو مهبطُ قديمُ |