Hala daha buradayken belki bir test sürüşü yapmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | قد ترغب بتجربة السيّارة في حين أنّها لا تزال موجودة |
Bir dahaki sefere, gözünün önüne konulan kanıtı okumak isteyebilirsin. | Open Subtitles | والمرة القادمة , قد ترغب في قراءة الأدلة الموضوعة أمامك |
Biliyor musun, önce bir köpek evlat edinmekle başlayıp nasıl gideceğine bakmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | تعلمون، قد ترغب أن تبدأ من خلال اعتماد الكلب ونرى كيف أن يذهب. |
Üst katta sızdıran bir musluk var. Baksan iyi olur. | Open Subtitles | هناك صنبور راشح هناك، قد ترغب في النظر في ذلك. |
Crash'te birkaç arkadaşımla buluşacağım. Belki sende gelmek istersin diye düşündüm. | Open Subtitles | انا متوجهة الى كراش للقاء بعض الأصحاب فكرت في انك قد ترغب في المجيء معنا |
Biraz sessiz olmak isteyebilirsin, değil mi? | Open Subtitles | قد ترغب في الحفاظ على رحابة صدرك قليلاً؟ |
Bak, şunu yapmayı kessen iyi olacak. Günün birinde çocuğun olmasını isteyebilirsin. | Open Subtitles | من الأفضل أن تتوقف عن هذا الشيء، قد ترغب في إنجاب الأطفال ذات يوم |
Kalıp sohbet etmek isterdim ama arkadaşınla ilgilenmek isteyebilirsin. | Open Subtitles | أنا أحب أن يبقى والدردشة، و ولكن قد ترغب في الاعتناء صديقك. |
Kalıp sohbet etmek isterdim ancak arkadaşına göz kulak olmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | أنا أحب أن يبقى والدردشة، و ولكنك قد ترغب في النظر بعد صديقك. |
Harçlık almayacağın için yarım günlük bir işe girmek isteyebilirsin. | Open Subtitles | أنت لن يكون الحصول على البدل. قد ترغب في التفكير في الحصول على وظيفة. |
Belki bana spoiler vermek isteyebilirsin. | Open Subtitles | لذا ربما قد ترغب في حرق النهاية عليَّ الليلة |
Gözlerini kapamak ve birazcık uyumak bile isteyebilirsin. | Open Subtitles | وحسب قد ترغب حتّى بأن تغلق عينيكَ وتأخذ غفوة صغيرة |
- Patron şu saate bir göz atmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | أيّها الرئيس. قد ترغب في إلقاء نظرة على هذه الساعة. |
Hakimlere de bir göz atmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | قد ترغب بإلقاء .نظرة على هؤلاء القضاة أيضاً |
Hücresel cihazının pilini çıkarmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | قد ترغب في إزالة البطارية من جهاز الخليوي الخاص بك. |
Onu içmeseniz iyi olur efendim. | Open Subtitles | قد ترغب فى اطفاء السيجار ساخذ ذلك بعين العتبار |
İçmeden önce on yıl beklemeniz iyi olur. | Open Subtitles | قد ترغب في الانتظار 10 سنوات قبل أن تشربـه |
Taramalarda ne bulduğumuzu görmek istersin diye düşündüm. | Open Subtitles | ظننت أنّك قد ترغب برؤية ما وجدناه في فحوصنا. |
Peki, birisi ne diye başka bir ülkenin seçimlerinde oy kullanmak ister ki? | TED | إذاً لم قد ترغب في التصويت في انتخابات دولة أخرى؟ |
Ne kadar para çıkacağını da düşünmek istersin belki. | Open Subtitles | أجل، حسناً، قد ترغب في التفكير في بعض رقاقات البطاطس المقليّة في الوعاء، |
Çalıştığınızı biliyorum fakat bir ara vermek istersiniz diye düşündüm. | Open Subtitles | أعلم بأنّكَ تعمل، ولكن ظننتُ أنّكَ قد ترغب بأن تستريح |
Niye güneş görmeyen bir yere taşınmak isteyesin? | Open Subtitles | لم قد ترغب في الرحيل إلى مكان تنعدم فيه أشعة الشمس؟ |
İsteyeceğin son şey pantolonun inikken yakalanmaktır. | Open Subtitles | آخر شيء قد ترغب به وأنت في الحرب أن تتعرض لموقف أنت غير مستعد له |
Aslında bu bilgiyi duymak isteyeceğini düşünen bazı görüşler vardı. | Open Subtitles | هناك اعتقاد بأن قد ترغب في سماع هذه المعلومات |
Affınıza sığınıyorum, efendim, bilmek isteyeceğinizi düşündüm. | Open Subtitles | أستميحكَ عذراً ياسيدي , أعتقد بأنك قد ترغب بمعرفة ذلك |
Yani, eski bir telefonunuz varsa, onu atmadan önce seçeneklerinizi düşünmek isteyebilirsiniz. | TED | إذاً، فإن كنت تملك هاتفاً قديماً، ربما قد ترغب في النظر في اختياراتك قبل رميها بعيداً. |