Bazılarınızın duymuş olabileceği bir program var. | TED | يوجد برنامج يمكن قد سمع فيه البعض منكم. |
Sokakta birisine sorun Microsoft'u duymuş mu? | TED | ستسأل شخصاً ما في الشارع إن كان قد سمع بشركة مايكروسوفت. |
Sanık, polise evin içinde, ailesini öldürmesini söyleyen sesler duyduğunu belirtti. | Open Subtitles | الذي اخبر الشرطة انه قد سمع أصوات غريبة تصدر عن المنزل تأمره بقتل عائلته |
Kasabadakiler, onun, bunu yapmasını söyleyen sesler duyduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | يقول الناس انه قد سمع أصوات تأمره بفعل ذلك انه مجنون. |
Watt'ın yeni bir buhar makinesi türü geliştirmeye çalıştığını duymuştu. | Open Subtitles | فهو قد سمع بمحاولة واط لابتكار نوع جديد من المحركات البخارية |
Birçoğunuz bal arılarının ortadan kaybolduğunu duymuştur, sadece ölmüyorlar ama ortadan kayboluyorlar. | TED | معظمكم قد سمع أن نحل العسل على وشك الانقراض ليس فقط بالموت، ولكنه اختفى |
Eminim ki bazılarınız deniz yıldızının kolunu kaybettikten sonra yeniden oluşturduğunu duymuşsunuzdur. | TED | أنا متأكد أن بعضكم قد سمع عن قدرة نجم البحر على إعادة تكوين أحد أذرعه إذا تم قطعه. |
Dikkatli olun, silah sesini duymuş olabilirler. | Open Subtitles | راقبوا أيّ أحد ربما قد سمع .ذلك الإطلاق النار |
Bu kez birileri bizi duymuş olmalı. Beş dakika içinde birlikler buraya gelecektir. | Open Subtitles | . هذه المرة أعرف أن شخصً ما قد سمع بنا سيارات الدورية ستأتي إلى هنا خلال 5 دقائق |
Bara girip insanları vuran adam fıkrasını duymuş mudur acaba? | Open Subtitles | أتسائل أن كان قد سمع عن رجل دخل حانة وبدأ يقتل الناس |
Bazılarınız buranın kapanacağı ile ilgili bir takım söylentiler duymuş olabilirsiniz. | Open Subtitles | بعض منكم قد سمع بعض الشائعات حول إغلاق الفرع |
Bazılarınız, planlarımın mantıksız olduğuna dair dedikodular duymuş olabilir. | Open Subtitles | أرجّح أن بعضكم قد سمع بعض الإشاعات المبالغ فيها حول نواياي |
Zaten o da bunu Mississippi'deki yaşlı seyislerden duymuş. | Open Subtitles | لكنه قد سمع بذلك من الاسطبل القديم من مسيسيبي |
- Uzun zamandır benden başkasının duyduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | أشك فى أن أحدا قد سمع ذلك عداي منذ زمن طويل |
Garip sesler duyduğunu ayak seslerine benzediğini söyledi. | Open Subtitles | قال أنه قد سمع صوتًا غريبًا مثل وقع الأقدام |
Görüyorsunuz ki Bayan McFarland, polis Oldacre'ın size olan bu davranışını oğlunuzun duyduğunu söyleyebilir. | Open Subtitles | انظرى يا سيدة ماكفرلاند, ما قد يقوله البوليس هو... و, انه قد سمع عن تصرفات اولدكار نحوك. |
Onu şimdiye dek kimsenin duyduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | انا لا اعتقد بأن اي شخص هنا قد سمع بها |
Tanıdığım hiç kimse ne Microsoft'u ne de Bill Gates'i duymuştu. | Open Subtitles | لا أحد اعرفه قد سمع بمايكروسوفت |
Sanki söylediklerimi Habil de duymuştu. | Open Subtitles | لقد كان كما لو أن "هابيل" أيضاً قد سمع هذه الكلمات. |
Spor sayfalarını okuyan herkes onu duymuştur. | Open Subtitles | أي شخص من أي وقت مضى قراءة الصفحات الرياضية قد سمع منه. |
Belki bazılarınız tehlikeli bir kaçağın yakalanması için radyoda alın terimle kazandığım kendi paramı teklif ettiğimi duymuştur. | Open Subtitles | والبعض قد سمع بي في الراديو أقومبعرض.. مالي المكتسب بشق الأنفس من أجل القبض على هاربٍ خطير |
Tamam hepiniz şu deyişi duymuşsunuzdur: "Doğuştan cerrah." | TED | حسنا، جميعكم قد سمع المصطلح: " لقد ولد جراحًا." |