Bir saat kadar oturduk, konuştuk. | Open Subtitles | .. جلسنا وتحدّثنا قرابة ساعة .. |
Bir saat kadar önce morga getirdiler. | Open Subtitles | أنهم أحضروه منذ قرابة ساعة. |
Bir saattir yürüyoruz Hangi cehenneme gidiyoruz? Uzakta değil. | Open Subtitles | لقد تمشينا قرابة ساعة إلى أين نحن ذاهبون ؟ |
O adamla Bir saattir konuşmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | لقد قضيتُ قرابة ساعة في التحدّث معه. |
Neredeyse Bir saattir arabayla dolanıyoruz. | Open Subtitles | كنا نقود قرابة ساعة |
- Hol, Bir saattir burada dikiliyorum. - Güçlü olmalısın. | Open Subtitles | -إني هنا قرابة ساعة يجب أن تكوني قوية |