"قررنا أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • karar verdik
        
    • kararı aldık
        
    • koymaya karar
        
    • karar vermiştik
        
    Bu yüzden Twitter'da fotoğraf paylaşımına başladığımızda konum bilgilerini kapatmaya karar verdik. TED ولهذا السبب، عندما أطلقنا الصور في تويتر، قررنا أن نستثني المعلومات الجغرافيّة.
    Ardından doğanın kullandığı aletin aynısını kullanmaya karar verdik ve bu kimyadır. TED وبالتالي قررنا أن نستخدم نفس الاداة التى تستخدمها الطبيعة، وهذه هي الكيمياء.
    Ve yaşadığı korkunç acıların ışığında daireyi ona vermeye karar verdik. Open Subtitles وفي ضوء المعاناة الفظيعة التي مرّ بها، قررنا أن نعطيه إياها.
    Michael, Janine ve ben bu anlamsız yarıştan uzaklaşıp hız kesmeye karar verdik. Open Subtitles مايكل جينين و أنا قررنا أن نذهب الى سباق الفئران سنسافر الى المغرب
    İkimizin için çok amaçlı bir oda kararı aldık. Open Subtitles لقد قررنا أن نبني غرفة متعددة الإستخدامات لنا نحن الإثنان
    Michael, Janine ve ben bu anlamsız yarıştan uzaklaşıp hız kesmeye karar verdik. Open Subtitles مايكل جينين و أنا قررنا أن نذهب الى سباق الفئران سنسافر الى المغرب
    En çok acı verecek yerden vurmaya karar verdik,... 1968 kobalt mavisi Camarosundan. Open Subtitles لقد قررنا أن نؤذيه في نقطة ضعفه في سيارته كابولت كامارو موديل 1968
    Bu üşütük elemanları TV'de gördük ve onlarla tanışmaya karar verdik. Open Subtitles رأينا تلك الأشياء المقززة على التلفاز و قررنا أن نفعلها بأنفسنا
    Bu yüzden onu bakım altında tutmaya karar verdik... kadar Open Subtitles لهذا السبب قررنا أن نبقيه تحت الملاحظة حتّى ذلك الحين.
    Ama dengelendikten sonra, onlara sıcak çorba almaya karar verdik. Open Subtitles وبعد أن إستقر .. قررنا أن نأخذ لهم حساء حار
    Biz de karşılık olarak size bir sürpriz yapmaya karar verdik. Open Subtitles أنكم خططتم على الزواج ولذلك قررنا أن نرد لكم المعروف ونفاجئكم
    Takı yapmak için malzeme almaya çıkmıştık ve bir şeyler yemeye karar verdik. Open Subtitles كنا خارجين نحضر بعض الأغراض لصناعة الإكسسوارات و قررنا أن نأكل شيئاً هنا
    En sonunda karar verdik, parasını ödedik. Şimdi de yemek istiyorum. Open Subtitles قررنا أن نضيفها ، وأنا أرغب بتناولها الآن، أذلك ممكن ؟
    Bu yüzden bilimselleşmeye ve gerçek bir zamanlı tur atmaya karar verdik. Open Subtitles لذلك قررنا أن يحصل العلمية والقيام اللفة المناسبة الطيران في الوقت المناسب.
    Bir diğer deyişle, harekete geçmezsek ne olacağıyla insanları korkutmak yerine, harekete geçersek ne olabileceğiyle onlara ilham vermeye karar verdik. TED وبكلمات أخرى، بدلًا من إفزاع الناس مما سيحدث إن لم نتحرك، قررنا أن نلهمهم بما يمكن أن يحدث إذا تحركنا.
    Mümkün olduğunca fazla özürlü insan işe almaya karar verdik mümkün olan her işte eğitmek üzere. TED قررنا أن نستخدم أكثر ما يمكن من المعوقين لتدريبهم في أي عمل محتمل.
    Bu yüzden, yüzlerce hikâyemizi ırk bilgisi ders kitabı olarak yayınlamaya karar verdik ki kalbimiz ve zihnimiz arasında köprü kurabilelim. TED لذلك لوجود المئات من القصص معنا، قررنا أن ننشر كتاب لمحو الأمية العرقية لإصلاح تلك الفجوة التي بين قلوبنا وعقولنا.
    Ve buna benzer görünecek şeyler yapmaya karar verdik. TED لذا ، قررنا أن نقوم بعمل أشياء تبدو كهذه.
    Onun yerine, kolonu alıp katmanlı bir model olarak inşa etmeye karar verdik, ince ince üst üste yığılmış dilimlerden yapıldı. TED بدلاً من ذلك، قررنا أن نأخذ العمود، وقررنا بناءه كنموذج بطبقات، مصنوعة من شرائح كثيرة جداً، رقيقة ومكدسة فوق بعضها البعض.
    Sınırı köy boyunca geçirme kararı aldık. Open Subtitles قررنا أن تمر الحدود مباشرة من خلال القرية
    Öyle çok karmaşa yarattık ki, biz de onu temizleyip bulduğumuz yere koymaya karar verdik. Open Subtitles في النهاية ، تسبب بالكثير من التعقيدات حيث قررنا أن ننظفه و نعيده حيثما وجدناه
    Ayrılmadan önce sahil evinde buluşmaya karar vermiştik. Open Subtitles قبل أن ننفصل قررنا أن نتقابل في بيت الشاطيء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more