Sakın arkamdan iş çevirme. yemin ederim, ikimizi de bok yoluna sürüklerim. | Open Subtitles | لا تناكفني في هذا وإلّا قسمًا بالله، سأطيح بي وبكَ |
Ama yemin ederim ki bunu planlamamıştım ve şimdi kendimi berbat hissediyorum. | Open Subtitles | لكنّي قسمًا لم أنوِ فعل ذلك، وأشعر الآن باستياء رهيب. |
Ama yemin ederim ki bunu planlamamıştım ve şimdi kendimi berbat hissediyorum. | Open Subtitles | لكنّي قسمًا لم أنوِ فعل ذلك، وأشعر الآن باستياء رهيب. |
yemin ederim ki ne bildiğini bilmiyorum! Ya da ne bilmediğini ya da düşündüklerini ya da hiçbir şeyi! | Open Subtitles | قسمًا أني لا أعلم ما تعلمين أو ما لا تعلمين أو فيما تفكرين أو شيء آخر |
Bu gözler üstüne yemin ederim ki onu asla ellerine geçiremeyecekler. | Open Subtitles | قسمًا بهاتين العينين لن أسمح لهم بنيلها. |
Eğer ona parmağını bile sürecek olursan yemin ederim senin şeytan beyninin bile hayal edemeyeceği şekillerde acı çektiririm. | Open Subtitles | قسمًا إن مسستها، فسأجعلك تعاني بطرق لا يتصورها حتّى عقلك الشرير. |
Acil paraya ihtiyacım vardı. Bak, yemin ederim böyle bir şey bir daha olmayacak. | Open Subtitles | أردت جمع بعض المال السريع فقط، أنصتي، قسمًا لن أعيد الكرّة |
Sigarayı elimde tutuyordum ama onu içime çekmeyecektim, yemin ederim. | Open Subtitles | كنت أحمل السيجارة، لكنّي قسمًا ما كنت سأدخّنها. |
yemin ederim Tyler, bir adım daha atarsan burada biter, tamam mı? | Open Subtitles | قسمًا يا (تايلر)، إن أمضيت خطوة أخرى، فعلاقتنا منتهية، اتّفقنا؟ |
Hayır. Hayır Sara. yemin ederim ki hiç tehlikede değildin sen. | Open Subtitles | لا يا (سارّة)، أقسم أنّك ما كنتِ ستُعَرَّضي للخطر، قسمًا. |
yemin ederim buraya geleceğim dedi. | Open Subtitles | قال أنّه سيوافيني هنا قسمًا. |
Davina,beni hemen serbest bırak, yoksa yemin ederim seni öldürürüm. | Open Subtitles | (دافينا)، أخرجيني من هنا فورًا، وإلّا قسمًا لأقتلنَّك! |
- Özür. - yemin ederim bunu bir daha yaparsan seni okyanusun ortasında bırakıp giderim. | Open Subtitles | {\pos(190,230)} قسمًا لئِن كررت ذلك لأغادرنّك في المحيط اللّعين بلا مبالاة بك. |
- yemin ederim bunu bir daha yaparsan seni okyanusun ortasında bırakıp giderim. Yalanım yok bak. | Open Subtitles | {\pos(190,230)} قسمًا لئِن كررت ذلك لأغادرنّك في المحيط اللّعين بلا مبالاة بك. |
yemin ederim ki seviyordum. | Open Subtitles | قسمًا أحببتُها. |
yemin ederim eğer Seline kızlarla bu kadar iyi anlaşmasaydı, ondan nefret ederdim. | Open Subtitles | قسمًا لو لم تكُن (سيلين) فائقة البراعة مع الفتاتين لكرهتها. |
- Nik sana yemin ederim ki bilmiyordum. | Open Subtitles | (نيك)، قسمًا لم أعلم شيئًا عن ذلك. |
Aradım geldi. yemin ederim nerede olduğunu bilmiyorum. yemin ederim! | Open Subtitles | قسمًا أجهل مكانه، قسمًا! |