"قصيره" - Translation from Arabic to Turkish

    • kısa
        
    • küçük bir
        
    • ara
        
    Timsah dişleri böyle bir hasar bırakamayacak kadar kısa ve küttür. Open Subtitles أسنان التمساح ليست قصيره و غير حاده لتلحق مثل هذه الأضرار
    kısa bir süreçte bu yoğunlukta bir baskı zarara neden olabilir. Open Subtitles هذا معدل كبير بالنسبة لفتره قصيره كذه لابد أنه هذا السبب
    Hayat onları okumak için çok kısa. Sizinkiler hakkımda kitap yazmış. Open Subtitles ــ الحياة قصيره جداً ــ أنتم يا جماعه ستألفون كتاباً عني
    - Onunla evlendim çünkü tutuklandıktan kısa bir süre sonra ...Dif şatosunda öldüğünü söylediler Open Subtitles انا تزوجته لانهم اخبرونى انك مت فى قلعه ديف بعد اعتقالك بفتره قصيره
    Bu kısa aradan sonra, Sihirli Tınılarla beraber Armada Salonunda... iki saatlik disko swing partisinde tekrar sizlerle beraber olacağız. Open Subtitles سوف نعود مع نغمات سحريه لرمادا رومز .. ِ ساعتين من الموسيقى قبل ان نأخذ استراحه قصيره
    Bence bunu, sadece kısa bir süre için kendini tekrar normal hissetmek için yapmıştı. Open Subtitles أعتقد أنه فعل ذلك فقط ليشعر انه طبيعى مره أخرى حتى و لو لفتره قصيره
    Hadi Dawson'un kumsalına gidelim. kısa bir yolculuk. Open Subtitles دعنا نبتسم حتّى وصولنا لشاطئ دوسون، نزهة قصيره
    Bu yolculuğun anısına kısa bir konuşma hazırladım. Open Subtitles لقد اعددت كلمة قصيره لتكون تخليدا لذكري بداية رحلتنا
    kolejde kısa etek yok dedim. Open Subtitles انا قلت لا تنورات قصيره فى الكليه لو سمحتى
    Sana Doofus ve DiIigent hakkında kısa bir hikaye anlatayım. Open Subtitles دعيني أروي لكِ قصّه قصيره عن مُهمل و مُجْتهد
    Spokane'daki Georgie Yarkus kısa bir süreliğine babana borç verecek. Open Subtitles جورجي ييركوس هنا... يوقوم بعمل مع والدك من فتره قصيره.
    kısa konuşursa yeri belirlenemez sanıyor. Open Subtitles انها تعتقد ان المكالمه اذا كانت قصيره فلا يمكن تعقبها
    Bu üzücü olaydan kısa bir süre sonra J. M. Barneby adında genç bir adam şehre geldi. Open Subtitles إستمر يا بيتر بعد فتره قصيره من هذا الحادث الأليم فارس صغير يسمى جي إم بارنابي جاء إلى المدينه
    Bacaklar çok kısa, kafa çok büyük. Ancak benim kadar yarışma şansı var. Open Subtitles ان ساقه قصيره وراسه اكبر من الازم ان لديه فرصه للسباق كفرصتى
    kısa bir süre için almayı bırakırsan sağlıklı görünürsün. Open Subtitles لذا إذا توقفتى عن أخذها لمده قصيره تبدين فى صحه جيده
    Menenjit, felç. kısa ve acı dolu bir hayatı olur. Open Subtitles أنها فوضى ،لديها ألتهاب السحايا، ونوبة مرضية أنها ستعيش حياة قصيره مؤلمة
    kısa süre sonra, bu tür şeyler yapmayı bıraktım. Open Subtitles وبعد ذلك بمده قصيره, توقفت عن فعل مثل هذه الاشياء.
    Sade beş kısa hafta Nikaragua'da kalacağız. Open Subtitles فقط خمس اسابيع قصيره حتى نكون في نيكاراكوا
    Uzun veya acı verici biçimde kısa olması sana bağlı. Open Subtitles سواء كانت طويلة أَو قصيره بشكل مؤلم , هذا عائد اليكى
    Filomuzun bakımını yapmak için bir hafta küçük bir bedel galiba. Open Subtitles على البحر الشمالي اتوقع ان اسبوع مدة قصيره للحفاظ على اسطولنا
    Biraz ara vereceğiz, ve sonra geri gelip sabaha kadar çalacağız, tamam mı? Open Subtitles سوف نأخذ استراحه قصيره و سنعود بعد قليل للمرح حتى الصباح حسنا؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more