"قطعة لحم" - Translation from Arabic to Turkish

    • Biftek
        
    • et parçası
        
    • parça et
        
    • bifteği
        
    • jambon
        
    • domuz pirzolası
        
    Biftek ve soğuk bir bardak bira istiyorum. Open Subtitles سوف آخذ قطعة لحم وكوب بارد من البيرة الداكنة
    Banyo yapmak, on iki saat uyumak... ve kocaman az pişmiş bir Biftek yemek istiyorum. Open Subtitles أريد الاستحمام أريد النوم 12 ساعة أريد قطعة لحم كبيرة جيدة الطهي
    Eminim ki; bir Biftek onu sakinleştirir. Open Subtitles أراهن بأنه قادر على تناول قطعة لحم كاملة
    Bana güzel bir et parçası göster, ellerimi ondan alamam. Open Subtitles أرني قطعة لحم و لن يمكنني أن أبعد يداي عنها
    Ama herhangi bir et parçası değil bebek. En kaliteli pirzola. Open Subtitles لست كأى قطعة لحم يا حبيبتى فأنت ضلع أساسى
    Şu da bir parça et için birbirini öldüren iki aslana benziyor. Open Subtitles نعم يا هناك واحدة تبدو كأسدان يتقاتلان لأجل قطعة لحم
    Ellerime alabileceğim en büyük bifteği yiyeceğim. Open Subtitles سأكل أكبر قطعة لحم أستطيع أن أمد يدي عليها.
    ...seni klozet kapağı büyüklüğünde bir Biftek yemeye götüreceğim. Open Subtitles لأنني سأصطحبك لنأكل قطعة لحم مشوي بحجم مقعد المرحاضِ.
    - şu inekten. Bir dakika. Elinizdeki en büyük Biftek bu mu? Open Subtitles من هذه البقرة انتظر لحظة, اهذه اكبر قطعة لحم لديك؟
    Gelirler ve kalın ve yumuşak_BAR_bir Biftek istediklerini söylerler. Open Subtitles يأتون للمطعم و يتكلمون عن مدى رغبتهم فى قطعة لحم طرية
    Soğansız, soslu, büyük bir peynirli Biftek, yanında biber, et fazla pişmesin. Open Subtitles سوف اخذ قطعة لحم كبيرة مع جبنة شرائح ليست سائلة وبدون بصل شطة على الجانب لاتطبخ اللحم كثيرا
    Zayıf herifler tombul ayak bileklerimi okşamak ve göbeğimden Biftek yemek istiyorlardı. Open Subtitles هؤلاء الرجال النحيفين يقولون بانهم يودون ملاطفة كاحليّ ويتناول قطعة لحم الصدر من سُرتي
    Dün akşam Biftek yemiştim. Open Subtitles أجعليها 20 دقيقة ، لقد أكلت قطعة لحم الليلة الماضية
    Hey, Ben insanlara et parçası gibi davranmam. Open Subtitles هيي, انا لا اعامل الناس كما لو كانو قطعة لحم
    Paketlenmiş et parçası olarak hissetmeni istemiyorum. Open Subtitles لا أريدك أن تشعر وكأنك قطعة لحم معبأة,حسنا.
    Biliyor musun beni et parçası gibi tanıtınca kendimi sahiden et parçası gibi hissediyorum. Open Subtitles هل تعلمين أنك عندما تصِفنى بقطعة اللحم؟ يخالنى شعور و كأنى قطعة لحم
    Şimdi de kendine erkeklerin ona yaptığı muameleyi yapıyor. Bir nesne muamelesi, bir parça et. Open Subtitles و الآن هي تعامل نفسها كما يعاملها الرجال كأداة، قطعة لحم
    Bu mantıklı çünkü bir parça et gibi hissediyorum. Open Subtitles هذا يبدو معقولا لأننى أشعر بأننى قطعة لحم
    Ancak, blender'ın içerisine biraz balık ya da bir parça et koyup parçaladığınızı düşündüğünüzde, düşüncesi bile kesinlikle iğrenç. Open Subtitles لكن إذا فكّرتَ بوضع سمكة أو قطعة لحم في الخلاط وجرشتها. الفكرة مقيتة حتماً.
    Diğer bir özel yemeğimiz ise domuz bifteği, Open Subtitles والعروض الخاصة الأخرى قطعة لحم خنزير أصلية،
    Uyurken ağzına donmuş jambon parçası koyabilir ve ağzında erimeye bırakabilirim. Open Subtitles يمكنني أن أضع قطعة لحم مجمده في فمك و أتركها حتى يذوب منها الثلج
    Bir pörsümüş domuz pirzolası ve kararmış kereviz sapı ödeme sayılmaz. Open Subtitles قطعة لحم متحجرة وبعضا من الكرفس الداكن والبالي.. لا يُشكل دفعا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more