Ya da Brooke elektriği kesti ve ikimizi öldürmek için geldi. | Open Subtitles | او ربما "بروك" .. قطعت الكهرباء وهي قادمة لقتلنا نحن الاثنين |
Polis elektriği kesti. Elektrik yoksa, bilgisayar da yok bilgisayar yoksa, bunun bir anlamı da yok. | Open Subtitles | الشرطة قطعت الكهرباء لا كهرباء, لا حاسب |
Fark ettim ki geçen gece Kilise'nin elektriğini kestiğinde tam bir puşt gibi davrandım. | Open Subtitles | أدركتُ لتوّي... تلك الليلة حينما قطعت الكهرباء عن الكنيسة... -كنتُ أحمقاً فعلاً |
Fark ettim ki geçen gece Kilise'nin elektriğini kestiğinde tam bir puşt gibi davrandım. | Open Subtitles | أدركتُ لتوّي... تلك الليلة حينما قطعت الكهرباء عن الكنيسة... -كنتُ أحمقاً فعلاً |
Tüm bloğun elektrikleri gitmiş. | Open Subtitles | ،لقد قطعت الكهرباء عن كامل المنطقة |