"قفز من" - Translation from Arabic to Turkish

    • atladı
        
    • atlamış
        
    • atlayan
        
    Bir anda pencereden dışarı atladı. Binacci genç ve tecrübesiz olmasaydı. Open Subtitles في لحظة واحدة هو قفز من النافذة بيناتشي شاب وعديم الخبرة
    Aynı gün geceyarısı tekrar suya atladı. Open Subtitles فيما بعد وفى مساء نفس اليوم قفز من القارب مرةً أخرى
    Balkondan aşağı atladı ve sadık atı Tornado'ya binerek evine döndü. Open Subtitles حسناً، لقد قفز من الشرفة على حصانه المخلص تورنادو
    "Ve"...geleni kocası sanıp camdan atlamış. Open Subtitles وأعتقد انة كان زوجها لذلك قفز من النافذة
    Bir tane daha geldi. Adamın teki hareket halindeki bir taksiden gazete standına atlamış. Open Subtitles هنالك حدث آخر, رجلّ قفز من سيارة أجرة متحركة على كشّك جرائد
    Bunun taksiden atlayan herif olduğuna emin misin? Open Subtitles هل أنتَّ واثق من أن هذا الرجل هو من قفز من سيارة لأجرة ؟
    Balkondan aşağı atladı ve sadık atı Tornado'ya binerek evine döndü. Open Subtitles حسناً، لقد قفز من الشرفة على حصانه المخلص تورنادو
    Bir köprüden atladı. Şu anda hastanede komada. Open Subtitles لقد قفز من على الجسر وهو فى غيبوبه فى المستشفى
    Camdan atladı. Biri bunu neden yapar? Open Subtitles لقد قفز من النافذة، لماذا قد يفعل أحدهم ذلك ؟
    Bir adam daha var. Lanet pencereden atladı. Open Subtitles هناك شخص أخر قفز من هذه النافذة الملعونة
    Çitin üzerinden atladı, arabayı gördüm ama plakayı alamadım. Open Subtitles لقد قفز من السياح رأيت السيارة ولكني لم أر اللوحة
    Evet, sadece bir metro turnikesinin üzerinden atladı. Open Subtitles نعم، إنه فقط قفز من فوق الباب الدوار لنفق القطار
    Sana vurduktan sonra pencereden atladı ve onu bekleyen arabaya bindi, öyle mi? Open Subtitles اذا بعد أن ضربك , قفز من النافذة وكانت هناك سيارة بإنتظاره؟
    Görünüşe göre gemiden atlamış git git git ayağına sarıl Open Subtitles . يبدو كما لو يكن قفز من السفينة . إذهب، إذهب، إذهب، إذهب، إذهب. إمسك قدميه
    Camdan dışarı atlamış fakat intiharı işe yaramamış. Open Subtitles لقد قفز من النافذة منتحراً وباءت محاولته بالفشل
    Dün gece adamın biri bisikletiyle Queensboro Köprüsünden atlamış. Open Subtitles البارحة، رجلٌ قاد دراجته إلى منتصف جسر كوينزبورو، ثم قفز من على الجسر
    Bay Guthrie bir süre önce dairesinin penceresinden atlamış. Open Subtitles السيد غاثري قفز من نافذة غرفته قبل وقت قليل
    Yine kaçmış olmalı, çitin üstünden atlamış. Open Subtitles لا بد أنه هرب مجددا , قفز من فوق السياج.
    Çocuklar camdan atlamış. - Bu da dikenli tellere düşmüş. Open Subtitles شاب قفز من النافذه وهذه قفزت في سياج من الاسلاك الشائكة
    Zamanında 45. kattan atlayan bir adam olduğunu söylerler. Open Subtitles انتم تعلمون انهم يقولون ان رجلاً قفز من الدور ال45؟
    Hatta bir keresinde, gökdelenden atlayan bir adam çöp torbasıyla gelmişti. Open Subtitles رجل ما قد قفز من علوٍ عالٍ و قد جٌلبَ لنا في كيس قمامة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more