"قلتم" - Translation from Arabic to Turkish

• söylediniz
• dediniz
• söylemiştiniz
• söylemiştin
• dedin
• demiştiniz
• demiştin
• söylediğiniz
• siz
• söyledin
• diyorsunuz
• söylediğini
• Dediğin
• söylerseniz
• söylediğinizi

Dünyadaki en zeki insan olduğumu da ben söylemedim. siz söylediniz.
انا لم اقل اني اذكى انسان على الارض, انتم قلتم ذلك

Bana kaç kere "bir suç işleninceye kadar yapacağımız bir şey yok" dediniz?
كم مرة ، قلتم ليّ ، ليس بمقدوركم فعل أيّ شيء حتى تقع جريمة؟

Ama sen ve babam mezarlıktaki insanların cennette olduğunu söylemiştiniz, Quentin gibi.
لكن انت وابى قلتم ان من فى القبرة فى الجنة مثل كوينتن

İddia, iddiadır. Hem ayrıca sen bana formumu kaybettiğimi söylemiştin. Hiç bir zaman kaybetmediğimi kanıtlayacağım.
الرّهان هو الرّهان ، قلتم أني فقدت خطوة ، سأثبِتُ أني لم أفعل

Bana şunları koy dedin. Kimse bağlamayla ilgili bir şey demedi.
قلتم ضع الاشياء على السقف، لم يذكر احدكم شيئاً عن الربط

Gizlilik projesine ulaşmak için daha bir sürü kişiyi kaçırmaları gerek mi demiştiniz?
لقد قلتم بأنه سيتوجب عليهم خطف الكثير من الأشخاص ليحصلوا على مشروع التسلل؟

Ayın 21'i demiştin, 11'i değil baba.
لقد قلتم أنّكم ستأتون إلى هُنا في غضون إسبوع.

Dinleyin! Sizler hapishanenin buradan daha iyi bir yer olduğunu söylediniz.
أوه , أنتم يارفاق قلتم أن السجن أفضل من هذا المكان

Evet, şirket kurduğunuzu ve bu okulun şerefsizler için olduğunu söylediniz.
أجل , قلتم أنكم بدأتم بشركتكم الجديدة و أن المدرسة للحمقى

Düğünden önce ağacın orada yaptığınız düğününüzde çok hoş şeyler söylediniz.
في زفافكم الصغير قبل زفافكم بجانب الشجرة قلتم بعض الأمور الجميلة

- siz toprakta asit vardı mı dediniz?
هل قلتم للتو أنّ التراب يحتوي على أحماض؟

Sizi uyardık ama siz bir şaka dediniz
لقد حذرناكم لكنكم قلتم أن ذلك خدعه

Durun! Marion Teyze'ye hoşçakal dediniz mi?
توقفوا هل قلتم وداعا للعمه ماريون

Geri dönebileceğimi kendiniz söylemiştiniz ve dönmeyeceğimi söyleyen de bendim.
قلتم أن بوسعي العوده و أنا أقول أني لن أعود

Çünkü babamın gittiği gece ve Cadılar Bayramıydı. TV'de bunun önemli olduğunu söylemiştiniz.
لأن أبي غادر بليلة عيد القديسين، وقد قلتم في الأخبار بأن هذا مهم.

Dur biraz. Derisini yüzmenin onu öldüreceğini söylemiştin. Test yapabilmem için ona hala ihtiyacım var.
مهلاً، قلتم أن السلخَ سيقتلها، و ما زلتُ بحاجتها كموضوع تجارب.

Zanlının doktor olmadığını söylemiştin.
ظننتكم قلتم ان الجاني ليس طبيبا قلت انه ليس جراح

Daha biraz önce birisinin evcil hayvanı olacak dedin.
قلتم أنه سيكون فقط الحيوان المدلل لأحد ما

Yaratıklar arabamızı devirdi demiştiniz. Onu onarıp yeniden kullanabilir miyiz?
قلتم إنهم قلبوا سيارتكم،نستطيع إستخدامها للخروج من هنا

demiştin ki, eğer işbirliği yaparsak... kızımızı geri alabileceğimizi söylemiştin.
لقد قلتم إن تعاوننا... فإننا سنستعيد ابنتنا

Yapacağınızı söylediğiniz şeyi tamamen söylediğiniz şekilde yapmalısınız.
إذا قلتم بأنكم ستقومون بشيء عليكم أن تنفذوا ذلك الشيء بشكل كامل

Bizim uçağın okyanusun dibinde bulunduğunu söyledin. Birisi onu oraya koydu. Herkesin ölmüş olmasının düşünülmesini isteyen birisi.
قلتم أنه تم إيجاد طائرتنا في قاع المحيط لأن أحدهم وضعها هناك، أحدهم يريد من الجميع أن يعتقد أننا ميتون

Sonuç olarak, sizlere teşekkür ediyorum. "Bu da ne diyorsunuz?".
"في الخاتمة، أود أن أشكركم، هل قلتم "ما هذا؟"

Onun şunları söylediğini anlattılar, ''Koçunuzun kadın ve müslüman olduğunu söylemiştiniz.''
وضحوا لي أنها قالت، "لقد قلتم لي أن مدربتكم مسلمة وأنها امرأة."

Çığrından çıkan bir sarhoş eğlencesi miydi... Dediğin gibi bir hata mıydı?
سواء كان ذلك سكراً أو مرحاً ... خرج عن السيطرة أو خطأ كما قلتم

Kim olduğunu söylerseniz kendinizi kurtarabilirsiniz.
يمكنكم أن تنقذوا أنفسكم لو قلتم لي من يكون

Petrol işinde olduğunuzu söylediğinizi sanmıştım. Bu bir yalan!
أعتقد بأنكم يا فتيه قلتم بأنكم كنتم رجال نفط