Pekâla, bu gece kiminle çalışacağım demiştin? | Open Subtitles | إذن ، من الذي قلتي أنكِ ستذاكرين معه الليلة ؟ |
Hemencecik yemek molası verelim demiştin. | Open Subtitles | قلتي أنكِ تريدين توقّفاً مبكراً للغداء. |
Güzel manzaralı bir yer bulduğunu söylediğinde seni ciddiye almam gerektiğini biliyordum. | Open Subtitles | عندما قلتي أنكِ وجدتي مكان ذو منظر رائع لتناول الغداء عرفت أنني يجب أن آخذ كلامكِ بشكل حرفي |
Bu sabah bana bunu yapmak istediğini söylediğinde gözüme oldukça yetişkin biri gibi göründün. | Open Subtitles | أنت تبدين كبيرة بما يكفي هذا الصباح عندما قلتي أنكِ أردت أن تفعلي هذا |
Evine uğrayıp veda edeceğini söylemiştin. | Open Subtitles | قلتي أنكِ ستمري بمنزله و تلوحي له مودعة |
Evine uğrayıp veda edeceğini söylemiştin. | Open Subtitles | قلتي أنكِ ستمري بمنزله و تلوحي له مودعة |
Seodaemun demiştiniz. | Open Subtitles | أعتقد أنكِ قلتي أنكِ ذاهبة إلى "سيو داي مون |
Dün gece barda iken, hayranım olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | ليلة أمي في الحانة قلتي أنكِ إحدى المعجبات بالفريق. |
Sadece ne olduğunu anlatın. Onu sevdiğinizi söylediniz. | Open Subtitles | فقط أخبرونا بما حدث, لقد قلتي أنكِ تحبينها |
İyi iz sürerim demiştin, değil mi? | Open Subtitles | لقد قلتي أنكِ مقتفية آثار جيدة |
Aslında "Öyle olması gerek" demiştin. | Open Subtitles | في الواقع أنتي قلتي أنكِ بحاجه لـذلك, |
- Hemşireyim mi demiştin? - Evet. | Open Subtitles | قلتي أنكِ ممرضة؟ |
Bir dakika. Ben'le gittim demiştin. | Open Subtitles | انتظري, لحظة, قلتي أنكِ ذهبتي مع (بين). |
Bir defa öldüğünü söylediğinde ne demek istemiştin? | Open Subtitles | عندما قلتي أنكِ قد متِ بالفعل مرة.. ما الذي كنتِ تعنيه بهذا؟ |
Bundan dolayı gideceğini söylediğinde, korktum ve aptalca davrandım. | Open Subtitles | عندما قلتي أنكِ سترحلين هلعتُ وكان هذا غبياً |
Ondan sonsuza kadar nefret edeceğini söylemiştin. | Open Subtitles | قلتي أنكِ ستكرهينه للأبد |
Bize yardım edeceğini söylemiştin! | Open Subtitles | قلتي أنكِ ستساعديني |
Dün annenin Scarsdale'deki doktor randevusuna eşlik edeceğini söylemiştin. | Open Subtitles | بالأمس قلتي أنكِ ستصطحبين أمكِ لرؤية الطبيب في (سكارسديل) |
Marvin'in ilk kez dışarı çıkışını çek demiştiniz. | Open Subtitles | - ماذا ؟ - أنتِ قلتي أنكِ تريدين صورة لخروج الطفل "مارفن" الأول |
Marvin'in ilk kez dışarı çıkışını çek demiştiniz. | Open Subtitles | - ماذا ؟ - أنتِ قلتي أنكِ تريدين صورة لخروج الطفل "مارفن" الأول |
Cam maskeye ihtiyacın olduğunu söylemiştin kar yağarken çok ümitsiz görünüyordun. | Open Subtitles | قلتي أنكِ بحاجة إلى القناع الزجاجي كما أنكِ كنتِ يائسة جداً في الثلج |
Okuyarak şaman olduğunu söylemiştin, bilmediğin bir şey yoktur. | Open Subtitles | أنتِ قلتي أنكِ تعلمتي القوة الروحية من خلال قراءة الكتب , لذلك لا يوجد شيء أنت لا تعرفين عنه |
9 Kasım'da bir film izlediğinizi söylediniz, doğru mu? | Open Subtitles | قلتي أنكِ شاهدتي فلماً في الـ9 من نوفمبر، أهذا صحيح؟ |