"قلت لنفسي" - Translation from Arabic to Turkish

• kendime dedim ki
• kendi kendime düşündüm
• " dedim
• dedim kendime
• diye düşündüm
• Kendi kendime dedim
• düşündüm ki
• dedim kendi kendime
• Kendi kendime şöyle dedim

Tutmamış olabilirdi ben de kendime dedim ki eğer fikrini değiştirirse onu affedeceğim.
ولكن ربما لم يكن ليفعل و قلت لنفسي لو غيّر رأيه كنت لأسامحه

Geçen yıl çalışmayı bıraktığında kendi kendime düşündüm, "Neden?" diye.
أتعلمين, في العام الماضي عندما تركتـــين الدراســـة، قلت لنفسي, لماذا؟

"Bu gördüğüm en güzel yarım yüz" dedim kendime.
قلت لنفسي "هذا أفضل نصف وجه وقعت عيناي عليه قط"

Yolum bu tarafa düşmüştü ve neden onun yanına uğramayayım diye düşündüm.
فلما مررت الان عرضا قلت لنفسي لماذا لا أصعد إليه؟

Kendi kendime dedim ki: "Çok fazla dram gördüm, mesele musevileri, müslümanları veya hristiyanları kurtarmak değil,
قلت لنفسي لقد رأيت الكثير من الأسى و الكثير من الحقد الأمر ليس حول إنقاذ اليهود. و ليس حول إنقاذ المسلمين.

kendi kendime düşündüm ki gerçekten bu dünya üzerinde bazılarımız hissemize düşen beladan daha fazlasını yükleniyoruz.
قلت لنفسي أن هنالك بعضنا منا على هذه الأرض تثقلهم أعباء أكثر من إبتلائهم بالحظ العثر

"Schuckert," dedim kendi kendime, "Schuckert, onu, tüm anlaşma yapıldıktan sonra davet edersin, ve muhtemelen kendi yemeğinin parasını kendi öder." Haklı mıyım?
و قد قلت لنفسي : يا شوكارت لماذا لا تدعوه مرة الى مكان ما و سيكون كل شيء في جيبك

Bu düşüncelerle dalmışken bir gece yarısı uyanıp Kendi kendime şöyle dedim, "Belki bu gezegen ilk oluştuğu yerden iç yörüngelere doğru göç etmek zorunda kalmış olabilir."
كان يحدث معي أشياء من قبيل أن استيقظ في منتصف الليل وفي أحد الليالي قلت لنفسي : ربما ما يعنيه هذا

Buraya gelip, sizi gözleriniz kapalı vaziyette uyuyormuş gibi yapıp yatağınızda yatar bulduğum dakika, kendime dedim ki işte bu benim adamım!
منذ قليل حين دخلت, وعيونك مصطكة متظاهرا بالنوم, قلت لنفسي هذا هو بعينه

Ama kendi kendime düşündüm ki, eğer senin yıpratıcı hücumlarına..., ...analitik hadım etmenin sana özel ...
لكنني قلت لنفسي: أتعلم إن كنت أستطيع أن أصمد.. أمام هجماتك العتيقة على الأرجح إنها علامتك التجارية

Merhamet için yalvarışlarını seyrederken bunu dedim kendime...
هو ما قلت لنفسي عندما شاهدتهم يسولون للرحمة...

"Alüminyum Canavar yapabiliyorsa ben de yapabilirim" dedim kendime.
لقد قلت لنفسي, "إذا كانت (وحشة الالمنيوم) تستطيع ذلك, فأنا أستطيع"

Daha sonra "Sabah vakti, çörek alsam daha iyi olur" diye düşündüm.
ثم قلت لنفسي "إنه الصباح، ينبغي أن آكل كعكة مكوّبة."

Buraya kadar gelmişken diye düşündüm.
لقد قلت لنفسي أنك جئت من مسافة بعيدة

Ve, uh, iki haftalık tatilim yaklaşırken, kendi kendime dedim ki, "oraya kadar git, bölgeyi incele, araştır.
وبما أن لدي إجازة أسبوعين قلت لنفسي اذهب وتفقد المنظر وتفرج على البحر ربما تستأجر كوخاَ

Kendi kendime dedim ki onu bu işin içinden kurtarmak için ne gerekiyorsa yapacağım çünkü o herif bu kızı öldürünceye kadar asla durmayacak.
قلت لنفسي سأفعل أي شيء يلزم لأخلصها من هذا

Sonra düşündüm ki: "Sikeyim, karı 50 yaşından fazla ve güzel de değil"
ثم قلت لنفسي: انها فوق الخمسين و شكلها قبيح ايضا

Kendi kendime, "Rita, eğer lanetli kız kardeşine bakmak zorunda kalacaksan asla sevebileceğin bir adamla karşılaşmayacaksın dedim kendi kendime.
قلت لنفسي, ريتا, لن تجدين أي رجل ولن تحظين بلأطفال لو قمت بإبقائها

12 yaşındayken, Kendi kendime şöyle dedim, "Diğer herkes nerede?"
و قلت لنفسي وكنت حينها في 12 من عمري، "أين الأخرون؟"