Sizi sınıra götürebileceğimizi, orada telefon olduğunu söyledim. | Open Subtitles | انا قلت له انه يمكننا ان ناخذك الى الحدود و نستخدم التليفون هناك |
Ona, birkaç numarayla... bayanları kandıran ve böylece... düzenbazın teki olduğunu söyledim. | Open Subtitles | لقد أخبرته فقط أنه يجعل السيدات سعيدات بالقليل من الخدع عندها قلت له انه كالمحتال |
Doğuştan tiz bir sesim olduğunu... çünkü uzun bir boynum olduğunu söyledim. | Open Subtitles | قلت له انه كانت عالية بشكل طبيعي بسبب بلدي غير عادي عنق طويل. |
Ona bir telefonunun olduğunu söyledim. | Open Subtitles | قلت له انه لديه مكالمة هاتيفية |
Kahretsin, ben Hank'in de orada olduğunu söyledim. | Open Subtitles | تباً "قلت له انه كان "هانك |
Kahretsin, ben Hank'in de orada olduğunu söyledim. | Open Subtitles | قلت له انه كان "هانك"0 |