Ama o kafasının tepesinde olan yumuşak nokta endişelendiriyor. | Open Subtitles | سأكون قلق حول تلك البقعة في أعلى الرأس |
Herkes nereye gideceği konusunda endişeli. | Open Subtitles | الكل قلق حول أين سيذهبون بعد ذلك |
Onu çok fazla dolaştırdığım için endişeleniyorum ama bilirsiniz her zaman bir arada olmak zorundayız. | Open Subtitles | ,أنا قلق حول التنقل كثيراً لكن تعلم يجب أن نكون معاً بذلك |
Kiralık kasam hakkında endişeleniyorum. | Open Subtitles | نوع قلق حول صندوق إيداعي الآمن. |
SEN KENDi HUCUMUNLAR iLGiLEN. | Open Subtitles | أنت فقط قلق حول مخالفتِكَ. |
Arkadaş olmamızdan mı endişeleniyorsun? Hayır. | Open Subtitles | هل أنت قلق حول أن نصبح أصدقاء؟ |
19. yüzyıl sistemini kullanıyor ama protokol için endişeleniyor. | Open Subtitles | مثالي، نحارب الجريمة بتقنية القرن التاسع عشر وهو قلق حول النظام |
Sendeki bazi semptomlar konusunda endişeliyim, tamam mı? | Open Subtitles | انا قلق حول بعض من الأعراض الخاصة بك, حسناً؟ |
Sen şimdi Mike'a, Hank'in soruşturması hakkında endişelendiğini söyleyeceksin. | Open Subtitles | لذا عليك إخبار (مايك) بأنك قلق حول تحقيق (هانك) |
Neye mal olduğu mu seni endişelendiriyor? | Open Subtitles | أنت قلق حول ما مقدار يُكلّفُ؟ |
- Bu seni endişelendiriyor mu? | Open Subtitles | هل أنت قلق حول ذلك؟ |
Son zamanlarda neden herkes para konusunda endişeli? | Open Subtitles | لماذا الجميع قلق حول الأموال مؤخرا؟ |
Mirası konusunda endişeli. | Open Subtitles | قلق حول إرثه. |
Pax, Maddox ve Shiloh için endişeleniyorum. | Open Subtitles | انا قلق حول باكس مادوكس، وشيلوه. |
Anne, Cujo için endişeleniyorum. | Open Subtitles | أمي، أنا قلق حول كوجو. |
Sadece arkadaşım hakkında endişeleniyorum. | Open Subtitles | أنا فقط قلق حول صديقي |
Ollie hakkında endişeleniyorum. | Open Subtitles | قلق حول تصنيفه. |
TOPU COK RAHAT FIRLATIYORLAR, COACH. SEN KENDi OFANSINLA iLGiLEN. | Open Subtitles | أنت فقط قلق حول مخالفتِكَ. |
Karının öğreneceğinden mi endişeleniyorsun? | Open Subtitles | هل أنت قلق حول معرفة زوجتك بالأمر؟ |
Yoksa onun için endişeleniyor musun? | Open Subtitles | لا تخبرني أنّك قلق حول تلك السيّدة. |
Humeyni ve Suriye'yle birleşme konusunda endişeliyim. | Open Subtitles | أنا قلق حول الـ (خميني) والإتحاد المقترح مع سوريا |
Sen şimdi Mike'a, Hank'in soruşturması hakkında endişelendiğini söyleyeceksin. | Open Subtitles | لذا عليك إخبار (مايك) بأنك قلق حول تحقيق (هانك) |
-O karısı için endişe ediyor senin gibi değil! | Open Subtitles | وأنتم ايها الناس - هو قلق حول زوجته هو ليس مثلك |