"Dalın altında bir somun ekmeği Bir şişe şarap, bir şiir kitabı | Open Subtitles | رغيف عيش اسفل الاغصان قنينة نبيذ كتاب شعر |
Tek sahip olduğum şey bir şişe şarap ve aslında onu da saklamaya çalışıyordum çünkü babam göndermişti. | Open Subtitles | كل ما عندي هو قنينة نبيذ ذلك في الحقيقة نوع ما محاولة للتوفير لأن أبي أرسلها لي |
bilirsin, ünlü bir şef buldukları durumlardan, ve birkaç yumurta kırarsın, ve bir şişe şarap... | Open Subtitles | أتعرف، كانت إحدى تلك الأمور التي جعلتهم طباخين مشهورين وهم يفقسون بيضتين و قنينة نبيذ |
Bu 1,000 dolarlık bir şarap falan. Ne? | Open Subtitles | إنها قنينة نبيذ تساوي 1000 دولار تقريباً |
Babası 200 dolarlık bir şarap şişesi açtırdı. | Open Subtitles | و والدها إشترى قنينة نبيذ بقيمة 200 دولار |
sabah döneriz.. Bir şişe şarapla ateşin etrafın da oturduk. | Open Subtitles | ،ونعود هنا في الصباح ونلتف عند النيران ونفتح قنينة نبيذ |
Ama içeri gir. Bende tam tek başıma içmek için bir şişe şarap açmıştım. Tamam. | Open Subtitles | تفضل ,كنت سأفتح قنينة نبيذ لأشربها وحيدة |
Bir şişe şarap alıp neden dışarı çıkmıyoruz? | Open Subtitles | ما رأيك في شرب قنينة نبيذ والجلوس بالخارج؟ |
Bir şişe şarap açıp, geleceğimize içelim. | Open Subtitles | لنذهب إلى بيتي. لنفتح قنينة نبيذ ونشرب نخب مستقبلنا. |
O yüzden çok fahiş fiyatlı bir şişe şarap içiyormuş gibi de yapabiliriz. | Open Subtitles | أن نتظاهر بإننا نشرب من قنينة نبيذ غالية بشكل جنوني |
Bir şişe şarap, nasıl söylendiğini bilmediğim birkaç şey isteriz. | Open Subtitles | نطلب قنينة نبيذ وبعض الأشياء التي لا أستطيع نطقها |
Şimdi uslu bir kız ol ve ben bize köpüklü bir banyo hazırlarken kilerden bir şişe şarap getir tamam mı? | Open Subtitles | والآن كوني دمية وإذهبي وأحضري قنينة نبيذ أحمر من القبو بينما أحضر لنا حمام من رغوة الايروفيدا، |
Ayrıca yanında çok güzel bir şişe şarap da var. | Open Subtitles | وتوجد كذلك قنينة نبيذ فاخر معها |
Yolda durup bir şişe şarap falan almalıyız. | Open Subtitles | علينا التوقف في الطريق وشراء قنينة نبيذ |
içeri gelip de... bir şişe şarap açacağız, | Open Subtitles | لماذا لا تدخل و سنفتح قنينة نبيذ |
Bir şişe şarap daha getireyim. | Open Subtitles | سوف أحضر قنينة نبيذ أخرى |
Lynette, sence de bir şişe şarap daha açalım mı? | Open Subtitles | لينت) هل تعتقدين ان علينا ان) نفتح قنينة نبيذ اخرى ؟ هل كنت تقرأين افكاري ؟ |
Ee, öğlen yemeğinde bir şişe şarap... | Open Subtitles | إذا قنينة نبيذ في الغداء.. |
- Ve herkes bir şişe şarap getiriyor. | Open Subtitles | والجميع يحضر معه قنينة نبيذ |
Pencere pervazında boş bir şarap şişesi vardı. | Open Subtitles | كان هنالِك قنينة نبيذ فارغة على الحافة |
Bir şişe şarapla acılı chili sosumu? | Open Subtitles | قنينة نبيذ وشطيرة لحم حارّ؟ |