Evine girip biraz Salyangoz toplayın. | Open Subtitles | حسناً، اقتحموا منزله، واجلبوا لي بعض قواقع الحلزون |
Salyangoz ve keçi testisi hepsi sana enerji vermek için. | Open Subtitles | لدينا قواقع ومخاصي ماعز جميعها جيدة لتمنحك الطاقة |
Ne, Salyangoz mu? | Open Subtitles | ماذا , قواقع الطين ؟ |
Yüce Tanrım. Ve sizin de dediğiniz gibi, buz ve istiridye kabukları atıyorlardı. | Open Subtitles | و كما قلت كانوا يرمون الثلج و قواقع المحار |
Ve ellerinde keskin buz parçaları, istiridye kabukları, ve topuzlar vardı. | Open Subtitles | ويرفعونالثلجالحادالجارح، قواقع المحار ، الحراب |
Ufaklıklar ve salyangozlar ve yavru köpek kuyrukları. | Open Subtitles | قصاصات و قواقع و ذيول جرو. |
salyangozlar. | Open Subtitles | قواقع |
Sütlü kahve? Salyangoz? | Open Subtitles | قهوة باللبن ، قواقع .. |
Ayrıca burada Oxford'da bir ekip tarafından yapılan bir keşif ile akdeniz kıyılarından Cezayir'den 125 kilometre içeri taşınmş deniz kabukları bulunmuştur. | TED | ترون أيضاً قواقع البحر -- كما إكتُشفت بواسطة فريق هنا في أكسفورد -- تتحرك للداخل 125 ميل من البحر الأبيض المتوسط في الجزائر . |
Ve gerçek salyangozlar. | Open Subtitles | و قواقع حقيقية |