İlginç olansa, bunu fizik kanunları doğrultusunda yapabileceğimiz, en azından zamanda geçmişe gitmenin nasıl bir şey olduğunu hissetmemiz. | Open Subtitles | الشيء المثير للاهتمام هو أننا نستطيع استخدام قوانين الفيزياء على الأقل لاستكشاف كيف يبدو السفر عبر الزمن إلى الماضي |
Benim işim genellikle fizik kanunları ile çok ilgilidir. | Open Subtitles | انه فقط اغلب عملي يبدو ان قوانين الفيزياء نادرة التطبيق |
Toplum veya fizik yasaları olmasaydı, uçma tamamen harika bir yetenek olurdu. | TED | دون المجتمع أو قوانين الفيزياء الطيران سيكون مقدرة ممتعة |
Çünkü tüm fizik yasaları yürürlükten kaldırılmış gibi görünüyordu. | Open Subtitles | لأن كل قوانين الفيزياء بدا بأنها قد توقفت |
Fakat bunu gerçekleştirebilmek için niçin fizik kanunlarını yeniden yazmak zorundayız? | Open Subtitles | لكن لماذا يجب علينا أن نُعيد كتابة قوانين الفيزياء لننجز هذا؟ |
Bu iddialara hayret ediyorum, sanki fizik kurallarını ihtiyaçlarımıza uygun şekilde değiştirebilecekmişiz gibi. | TED | أجد هذا الجدال فاتنا، وكأننا نستطيع أن نلوي قوانين الفيزياء لتوافق احتياجاتنا. |
anlayabilirsiniz. Ancak uzaylı dev yapılarının dahi fizik kurallarına karşı koyamayacağı | TED | لكنها ستذكرنا أنه حتى الهياكل الضخمة لمخلوقات الفضاء لا يمكنها أن تتحدى قوانين الفيزياء. |
Tüm şampiyonların yenilmez şampiyonu, fizik yasalarına meydan okuyan adam. | Open Subtitles | بطل بلا منازع لكل الأبطال، الرجل الذي يتحّدى قوانين الفيزياء |
Çoklu evrenin çoğunda hiçbir şey yoktur ve biz Fizik kanunlarının bir şeylerin olmasına izin verdiği birkaç yerden birinde yaşıyoruz. | TED | في غالب الكون المتعدد لا يوجد شئ، ونحن نعيش في واحد من الأماكن القليلة حيث تسمح قوانين الفيزياء بوجود شئ ما. |
fizik kanunları görgü tanığını yalanladı. Olay bir tek şekilde gerçekleşmiş olabilir. | Open Subtitles | قوانين الفيزياء تربح ضد الشاهد للعيان هناك طريقة واحدة حدث بها هذا الأمر |
Ve en temel fizik kanunları yerle bir olmuş olacak. | Open Subtitles | و قوانين الفيزياء تتوقف عند مستويات أساسية معروفة |
Yani, fizik kanunları tehlikede kızım evden taşınıyor ve dünyanın sonu geliyor, öyle mi? | Open Subtitles | إذا قوانين الفيزياء في خطر إبنتي تغادر والعالم يوشك على الانتهاء؟ |
Bu küçük evrenlerin herbirinin farklı fizik kanunları olabilir. | Open Subtitles | ولكان هناك العديد من قوانين الفيزياء المختلفة تحكم هذه الأكوان |
fizik yasaları ile uyuşmadığı söylendi. | Open Subtitles | وكنا نتصور أنها غير متوافقة مع قوانين الفيزياء |
Ve ortaya çıkan yeni fizik yasaları şaşırtıcı bir şey içeriyor -- sen, ben ve içinde yaşadığımız dünya bir illüzyondan fazlası olmayabilir. | Open Subtitles | و فهم قوانين الفيزياء الجديدة التي أظهرت نتائج مذهلة أنتم و أنا و العالم الذي نعيش فيه ربما لا نكون أكثر من مجرد وهم |
Eğer o şey çalışırsa fizik kanunlarını değiştirebilir. | Open Subtitles | اذا عمل ذلك الشيء فمن الممكن ان تغير قوانين الفيزياء |
Çocukken bile fizik kurallarını görmezden geldiği için sinirlenmiştim. | TED | حتى كطفل، فقد كنت غاضبًا لمخالفته قوانين الفيزياء. |
- Bu görev için sana ihtiyacım var. - fizik kurallarına karşı koyuyor. Ve siz biliyorsunuz. | Open Subtitles | نحتاجك لهذه المهمة أنه يتحدى قوانين الفيزياء |
Daha sonra, hacminin çoğunun boşluk olduğu ortaya kondu, ve şimdi bilinen fizik yasalarına uymadığı... | Open Subtitles | ثم كشفت عن أنها تتشكل في معظمها من الفراغ و الآن هي لا تتبع قوانين الفيزياء المعروفة |
Fizik kanunlarının farklı olduğu, çoklu evrenin farklı parçaları olduğuna inanıyor. | Open Subtitles | بأن قوانين الفيزياء مختلفة في الأجزاء المختلفة من هذا الكون المتعدد |
Onlar fiziğin kurallarının zaman yolculuğuna izin verip vermediğini anlamaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يحاولون أن يكتشفوا ما إذا كانت قوانين الفيزياء .تسمح بالسفر عبر الزمن أصلاً إنهم يحاولون أن يكتشفوا ما إذا كانت قوانين الفيزياء .تسمح بالسفر عبر الزمن أصلاً |
fizik kuralları, yapabileceğimiz teleskobun asgari büyüklüklüğünü tamı tamına bize söylüyordu. | TED | قوانين الفيزياء هي التي تملي حجم التلسكوب الأصغر الذي يمكن بناؤه. |
Sonuç olarak bilim insanları hâlâ fizik yasalarını anlama ve evrenin sırlarını açığa çıkarma çabaları devam ederken içlerindeki bu "buz gibi soğuk" atomlardan yardım alıyorlar. | TED | فبينما يستمر الباحثون في مساعيهم لفهم قوانين الفيزياء واكتشاف غموض الكون، ستساعدهم برودة الذرات في تحقيق ذلك. |
Bunu söylemekten memnuniyet duyuyorum, ama aslında bu beni şaşırtmıyor çünkü konu tamamen fizik kurallarından ibaret. | TED | لذا أنا سعيد لقول ذلك، ولكن في الواقع أنا لست متفاجئا بهذه النتيجة، لأن ببساطة هذه هي قوانين الفيزياء التي تعمل معنا. |
Rüzgarın bir avuç kumu alamayacağını ve tam olarak kumdan bir kale şeklinde şuraya bırakamayacağını söyleyen herhangi bir fizik kuralı yoktur. | Open Subtitles | ...لا يوجد شيء اساسي في قوانين الفيزياء يقول ان الريح لا تستطيع ان تحمل الرمال من هنا وتجمعها هنا |
Burası fizik kurallarının altüst olduğu bir yer. | Open Subtitles | قوانين الفيزياء معطّلة هنا |