-Bunu güvenlik bürosuna bildirmeliyim. -Ancak meclis daha güçlü. | Open Subtitles | كان يج أن أبلغ مكتب الأمن لكن الكيريا لديهم قوة أكبر |
Fiziksel olarak benden daha büyük, doğal olarak benden daha güçlü. | Open Subtitles | هو جسدياً أضخم مني لذلك هو طبيعياً يمتلك قوة أكبر |
Yahudilerin tapınaklarında yaptıklarının yerini tutan çok daha güçlü bir fedakarlık. | Open Subtitles | تضحية تُبدِّل تلك التي يقوم بها اليهود في معبدهم .و هي ذات قوة أكبر |
Karşı koyamadığımız bir güç, planlarımızı altüst etti. | Open Subtitles | ان قوة أكبر من أن ننكرها قد أحبطت مقاصدنا |
Oh tatlım,eğer onu da becerebilirsen, daha çok güç kazanırsın. | Open Subtitles | يا عزيزي، إن أمكنك القيام بهذا فهذا يعطيك قوة أكبر |
Geçici olarak melezlerimizin kafalarını karıştırmış olabilirler ama ateş gücümüz onlarınkinden daha büyük ve sayıca onlardan daha fazlayız. | Open Subtitles | , ربما قد أعاقوا هجينتنا بشكل مؤقت لدينا قوة أكبر وأعداد أكثر منهم |
Senden daha güçlü olan sinekler bile gördüm ya! | Open Subtitles | لقد قابلت الناموس مع قوة أكبر منك |
Bizden daha güçlü bir kudret tarafından yönlendiriliyoruz. | Open Subtitles | نحن مرشدون من قبل قوة أكبر من أنفسنا |
Bu durumda, ürün dayanıklılığın teorik limitini oluşturuyor. Materyal miktarında bu şekilden daha güçlü bir şey yapılamaz. | TED | في هذه الحالة، يتم إنشاء حد الليونة النظري للمادة: (أكثر ضغط تتحمله المادة) كمية المادة هذه لا يمكن الحصول منها على قوة أكبر من قوتها على هذا الشكل. |
Bu darbeler daha güçlü olduğundan saldırganın sağ elli olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | ذلك يشير إلى إزالة الغموض عن قاتل يستعمل يده اليمنى... {\pos(192,220)} لأنّ هذه الضربات تظهر قوة أكبر. |
Ve ben insandan daha büyük bir güç olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | وأنا أعتقد أن هناك قوة أكبر من قوة الرجال |
Yoksa bizlerden daha büyük bir güç mü bizi yönlendirir? | Open Subtitles | أو أنه هناك قوة أكبر منا ترشدنا إلى الطريق؟ |
- Fakat hala büyük bir güç var Aslanı 100 yıl önce, tam burada tutsak etmiş bir güç | Open Subtitles | و لكن لا زال هناك قوة أكبر ابقت آسلان لمئات السنين |
Küçük alanda daha çok güç uygular. | Open Subtitles | يعطي قوة أكبر في منطقة صغيرة |
Lityum bütün metaller içinde en hafifi olduğu için kütle başına daha çok güç sağlar. | Open Subtitles | و هي أن الـ (ليثيوم) هو أخف جميع العناصر لذا يعطي قوة أكبر في كتلته |
Geçici olarak melezlerimizin kafalarını karıştırmış olabilirler ama ateş gücümüz onlarınkinden daha büyük ve sayıca onlardan daha fazlayız. | Open Subtitles | ربماقدأعاقواهجينتنابشكل مؤقت , لدينا قوة أكبر وأعداد أكثر منهم |