Burada değil. Kara deliğin çekim gücü çok güçlü. Kapana sıkıştık. | Open Subtitles | ليس هنا, قوة الجاذبية من الثقب الأسود قوية للغاية, نحن محاصرون |
Ve çok fazla başka kapımız olmadığından bu kapıdan çıkan sıcaklık bazen çok güçlü, aktif ve hatta şiddetli olabiliyor. | TED | ولكن لأن ليس لديك فرص أخرى كثيرة ، فالحرارة التي تخرج من هذا الافتتاح في بعض الأحيان قوية للغاية ، نشطة وحتى عنيفة. |
Hafızam da benim kusurum işte. Her şeyi çok iyi hatırlarım. Bir şeyi bir kez gördüğümde derhal hafızama kazınır. | Open Subtitles | مشكلتي أن ذاكرتي قوية للغاية وإذا رأيت شيئاً ما يرسخ في ذهني |
Yer çekimi o kadar güçlü ki hiçbir şey kurtulamaz: Mutlak sessizlik. | Open Subtitles | حيث الجاذبية قوية للغاية ولا شئ يمكنه الهرب، فقط صمت مطبق |
Elenmeme neden olan benden küçüktü ve fazla güçlü değildi. | Open Subtitles | ولكن من هزمتني شر هزيمة كانت أقصر منّي وليست قوية للغاية |
Bazı süpernovalar öyle güçlüdür ki Büyük Patlama'dan sonra ikinci sırayı alırlar. | Open Subtitles | بعض المستعرّات العظمى قوية للغاية بحيث تأتي بالمرتبة الثانية بعد الانفجار العظيم |
oldukça güçlü bir karakter, ve güçlü rolleri cezbedici bulurum. | Open Subtitles | إنها شخصية قوية للغاية وأنا منجذبة إلى الأدوار القوية |
Bay Scheuren, inanılmaz güçlü bir kızınız var. | Open Subtitles | سيد شورن, لديك فتاة صغيرة قوية للغاية |
Burada, adalar arasındaki gelgitler o kadar sıkışık ve su hareketi o kadar güçlüdür ki, buz oluşamaz. | Open Subtitles | هنا, حيث تيارات المد والجزر محاصره بين شواطئ الجزر تكون حركة المياه قوية للغاية .بحيث لا يتمكن الجليد من التشكل |
Bence okul öncesi eğitimin yerel ekonomiye olan katkılarını gösteren araştırma sonuçları çok güçlü. | TED | لذا أعتقد أن الأدلة البحثية عن فوائد برامج الطفولة المبكرة للاقتصاد المحلي ، قوية للغاية. |
Bir her şeyi bilemeyiz. Bu cadı çok güçlü. | Open Subtitles | نحن لا نعلم كل شئ هذه الساحرة قوية للغاية |
Saçma! Detaylı özetini okudum. İddialarınız gerçekten çok güçlü. | Open Subtitles | لقد قرأت ملخصاتك، والمناقشة فيها قوية للغاية |
Sammy'nin tek gözü vardı ama çok iyi görünüyordu. | Open Subtitles | (سامي) ربما لديه عين واحدة ولكن لديه شخصية قوية للغاية. |
- Küçükler liginde çok iyi bir atıcıydım. - Öyle mi? | Open Subtitles | -عندما كنت ألعب البيبسبول، كانت ذراعي قوية للغاية . |
-Sözler de çok iyi, Cube. -Teşekkürler. -Çok sıkı. | Open Subtitles | شكرا يا (جيري) - و كلمات قوية أيضا يا (كيوب) قوية للغاية - |
Bu kadar ufak birinin, nasıl olur da bu kadar güçlü parmakları olur? Ara beni! | Open Subtitles | كيف يمكن لشخص صغير للغاية لديه أصابع قوية للغاية ؟ |
çok güçlü elektromıknatıslar kullanarak yer çekimini aşacak kadar güçlü bir kuvvet yaratıyor. | Open Subtitles | إنها تستخدم طاقة كهرومغناطيسية قوية للغاية كي تنشيء قوة قوية بما يكفي للتغلب على الجاذبية |
Ya o bu sürece karşı fazla hassas ya da yazılım hâlâ fazla güçlü. | Open Subtitles | إما أنه حساس للغاية لهذا، أو أن البرمجة لازالت قوية للغاية. |
Onların saldırı silahları çok fazla güçlü. | Open Subtitles | أسلحتهم الهجومية قوية للغاية |
Gama ışını patlamaları öyle güçlüdür ki tüm evren boyunca görülebilirler. | Open Subtitles | انفجارات آشعة جاما قوية للغاية بحيث يمكن رؤيتها عبر الكون بأكمله |
oldukça güçlü bir kişiliği vardı. Zaman zaman başkalarının tekerine çomak sokardı. | Open Subtitles | كانت شخصيّته قوية للغاية مما كان يستفز البعض أحيانًا |
Öncelikle kafayı takmak oldukça güçlü bir kelime. | Open Subtitles | حسنًا، أولًا كلمة "مهووس" كلمة قوية للغاية |
İnsanlığın bu fikri nasıl sarstığının ve bilakis matematiği aslında çevremizdeki dünyayı açıklayan inanılmaz güçlü bir yöntem olarak görmeye başladığının hikâyesi uzun ve karmaşıktır. | Open Subtitles | قصّة كيفية نفض الإنسانية تلك الفكرة والبدء برؤية أن الرياضيات هي طريقة قوية للغاية لوصف العالم من حولنا هي قصّة طويلة ومعقّدة |