Bir rahip, kutsal toprakta bir kralın kanına bulanmış bir bıçak kullanarak yapmalı. | Open Subtitles | قِس وعلى أرض مقدسة مستخدماً نصل عليه مسحه من الدم الملكي |
Bir rahip babana yaklaştı ve seni evlat edinmeleri için ikna etti. | Open Subtitles | إقترب قِس من والدك وأقنعه لأخذك |
İçinde bir Alman rahip ve bir adamla Muyupampa'dan gelen bir kamyoneti durdurduk. | Open Subtitles | لقد أوقفنـا سيارة قادمة من مويوبامبـا... بها قِس ألماني و رجل... . |
Bir avukata ihtiyacın yok ama bir rahibe ihtiyacın olacak orospu çocuğu çünkü seni sorumlu tutuyoruz. | Open Subtitles | لن تحتاج مُحامي، ستحتاج قِس أيها اللعين لأننا أمسكنا بك مُتلبس. |
Bir rahibe benziyordu. | Open Subtitles | بدا وكأنه قِس! |
Büyük Patlama terorisini ilk ortaya atan bilim adamı George Lemaître bir papazdı ve Papalık Bilim Akademisi üyesiydi. | Open Subtitles | في الواقع أنَّ العالم الأول الذي اقترحَ فكرة الانفجار الكبير جورج ليمات) كانَ قِس و عضواً) في الأكاديمية البابوية للعلوم. |
- Kendisi papazdı. | Open Subtitles | -إنه قِس . |
İçinde bir Alman rahip ve bir adamla Muyupampa'dan gelen bir kamyoneti durdurduk. | Open Subtitles | لقد أوقفنـا سيارة قادمة من مويوبامبـا... بها قِس ألماني و رجل... . |
Peder Walker bir rahip. | Open Subtitles | الاب (واكر) هو قِس |