"كاذبٌ" - Translation from Arabic to Turkish

• yalancı
• yalancısın
• yalancının

Bence birisi yalan söylese de sadece bir yalancı değildir.
وأعتقد بأنه لو كذب أحدهم مرةً ، لا يعني بأنه كاذبٌ مدى الحياة.

yalancı olduğumu biliyorum. Ama onlar hakkında ısrarlıyım.
أعرف بأنّني كاذبٌ جبان، ولكن ذلك لم يغيّرني

Biliyor musun, bu eleman bir C.E.O'ya göre berbat bir yalancı.
اتعلمين, بالنسبة لكبير المسؤولين التنفيذيين هذا الرجل كاذبٌ فضيع

Anı mahvetmek için yapabileceğim en iyi şey bu. Berbat bir yalancısın.
ــ هذا أفضل ما أستطيع قولهُ في هذه اللحظه ــ أنتَ كاذبٌ مريعْ

- Yer aldığınız haberin editörüyüm. - O halde yalancısın.
أنا حرّرت المقال الذي يتناول قصّتك - إذن أنت كاذبٌ لعين -

yalancının teki olan bir psikiyatristi niye görmek isteyeyim ki zaten?
ولمَ قد أرغب برؤية طبيبٍ نفساني كاذبٌ ومخادع على أي حال؟

Çünkü o yalancı orospu çocuğu senin de ondan aşağı kalır yanın yok ve bu da yeminli ifadenin sonu.
ذلك لأنّه كاذبٌ حقير وأنت حثالة وهذه هي نهاية هذه الجلسة

Hayır değildi Seni küçük yalancı
مستحيل, لم تكن كذلك أنت كاذبٌ صغير

Hep bir yalancı ve bir numaracısın.
كل ما أنت عليه.. أنك كاذبٌ ومخادع

Kelimesi kelimesine tekrarlayabilirim 46 tanık Herbie'nin yalancı olduğuna dair ifade verdi.
يمكنني أن أسردهم لك عن ظهر قلب أقسم 46 شاهدٍ على أنّ (هيرب) كاذبٌ مليءٌ بالهراء -ال) )

yalancı bir piç olduğumu düşünüyorsun.
تعتقدين بأنّني كاذبٌ وغد

Senin yalancı bir bok çuvalı olduğunu biliyor mu?
هل تعرف بأنك كاذبٌ لئيم؟

Çok dürüst, berbat bir yalancı.
صادق تماماً كاذبٌ مريع

Klaus'a yardımcısının bir yalancı olduğunu söylemeyi hiç istemem.
أكره إخبار (كلاوس)، أن صديقه الصدوق كاذبٌ.

Seni yalancı piç!
أنت كاذبٌ أيها السافل

"Kyle yalancı bir Yahudi'nin tekidir."
كلاّ .. تريّث "إنّها " (كايل)، كاذبٌ يهوديٌّ شرير

Kötü bir yalancısın.
أنتَ كاذبٌ لعين

Hayır, çünkü yalancısın. yalancısın.
كلا، لأنّك كاذبٌ، أنتَ كاذبٌ.

Çok kötü bir yalancısın.
أنت كاذبٌ فظيع.

Ve sen de gerçekten çok kötü bir yalancısın.
و أنتَ كاذبٌ سيءٌ جداً

Bunu sana kim söylediyse yalancının biridir o.
أيًّا كان من أخبركَ ذلك فهو كاذبٌ.