Menü dağıtan çocuk bir hayalet gibi hareket edebilmeli. | Open Subtitles | يجب أن يتنقل فتى القوائم بهدوء كالأشباح.. |
Gece yarısı hayalet gibi geldiler. Onları hiç görmedik. | Open Subtitles | لقد أتوا كالأشباح في قلب الليل لم نرهم أبداً |
Büyük gri baykuş gibi bazıları bereketli zamanlar için ilkbaharda ortaya çıkar ve hayalet gibi yok olurlar. | Open Subtitles | ،البعض، كالبومة الرمادية العظيمة ،تظهر في الربيع عند أوقات الخير وبعدها تختفي كالأشباح |
Hayalet diye bir şeyin olmadığını biliyorum ama... | Open Subtitles | انظر ، أعلم أنه لا يوجد شيء كالأشباح |
Hayalet diye bir şey yoktur. | Open Subtitles | لم يكن هناك أى شئ كالأشباح |
Büyük gri baykuş gibi bazıları bereketli zamanlar için ilkbaharda ortaya çıkar ve hayalet gibi yok olurlar. | Open Subtitles | ،البعض، كالبومة الرمادية العظيمة ،تظهر في الربيع عند أوقات الخير وبعدها تختفي كالأشباح |
Hedefler o tünellere girecek olursa, hayalet gibi kaybolurlar. | Open Subtitles | و لو وصل أعداءكم للأنفاق سيختفوا كالأشباح |
Hedefler o tünellere girecek olursa, hayalet gibi kaybolurlar. | Open Subtitles | و لو وصل أعداءكم للأنفاق سيختفوا كالأشباح |
Dört bir tarafa, hayalet gibi açık araziye çıkmışlardır. | Open Subtitles | هاموا على وجوههم, كالأشباح , بين المزارع والحقول |
hayalet gibi havada asılı duruyor ve onları görebilseydin tüm hayatını değiştirebilirdin. | Open Subtitles | معلّقة بالهواء كالأشباح. وإذا تستطيع أن تراهم فحسب، بإمكانك أن تغيّر حياتك بأكملها. |
Karanlıktan hayalet gibi gelecek ve onları yok edeceğiz. | Open Subtitles | سنخرج من الظلام كالأشباح و ندمرهم |
Diğerleri hayalet gibi, bir görünüp gözden kayboluyorlardı. | Open Subtitles | ظهر البعض وإختفوا كالأشباح. |
Ve adam gitmişti... Bir hayalet gibi... | Open Subtitles | وقد اختفى الرجل كالأشباح. |
hayalet gibi çıkmışsın dostum. | Open Subtitles | يا صاح, تبدو كالأشباح |
- Çünkü hayalet gibi kayboluyorlar. | Open Subtitles | -لأنّهم يختفون كالأشباح . |
Perili falan diye bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شئ كالأشباح |
Hayalet diye bir şey yoktur. | Open Subtitles | -لا توجد أشياء كالأشباح |