Hamamböceği gibiler. Durdurulamazlar. Onlara ateş edeceğim. | Open Subtitles | إنهم كالصراصير لا يمكن إيقافهم سوف أطردهم. |
Tamam. Ben "koşuşturma ve Hamamböceği" olayını kendime uygulamak için hazırım. | Open Subtitles | حسناً، لست مستعده بأن ينتهي بي الحال كالصراصير |
Hamamböceği gibiler! | Open Subtitles | إنهم يموتون كالصراصير هاى. |
İngiltere'ye gelmenin bir yolunu buldular... hükümetimizse onları hamam böceği gibi avlıyor. | Open Subtitles | بعد الهروب من أسوأ الظروف و الوصول لإنكلترا أخيرا تصطادهم حكومتنا كالصراصير |
Dünyanın vahşetinden kaçtıktan sonra İngiltere'ye gelmenin bir yolunu bulmuşlar hükümetimizse onları hamam böceği gibi avlıyor. | Open Subtitles | بعد الهروب من أسوأ الظروف و الوصول لإنكلترا أخيرا تصطادهم حكومتنا كالصراصير |
İnsan ticareti yapanlar, karanlıkta saklanan hamamböcekleri gibilerdir. | Open Subtitles | الأشخاص الذين يتاجرون بالبشر كالصراصير المختبئة بالظلمات |
Onları Hamamböceği gibi öldürmeliyiz. | Open Subtitles | أنا أقول أن نقتلهم كالصراصير |
Hamamböceği gibi karanlıkta saklanıyor. | Open Subtitles | تختفي في الظلام كالصراصير |
Hamamböceği gibi bu herifler. | Open Subtitles | هؤلاء الأشخاص، إنهم كالصراصير |
Ama biz kendi aramızda tartışırken onlar kayaların altında Hamamböceği gibi ürediler. | Open Subtitles | وبينماكنانضيعوقتنافيالشجارفيمابيننا... كانوا هم يتكاثرون كالصراصير تحت حجر ... ! |
Eğer sonumun hamam böceği gibi olmayacağından eminsen, o zaman sorun yok. | Open Subtitles | لو كنت تستطيع تأكيد لي بأن لن ينتهي بي الامر كالصراصير اذا لا بأس |
Şu an hepiniz hamam böceği gibi görüyorsunuz. | Open Subtitles | طبعا تظهرون جميعا الآن كالصراصير |
hamam böceği gibi ilaçlanmak için. | Open Subtitles | -ليقوموا بنشر الدخان علينا كالصراصير ! |