"كالعاده" - Translation from Arabic to Turkish

    • Her zamanki gibi
        
    • zaman ki gibi
        
    • Her zamankinden
        
    • zaman olduğu gibi
        
    Her zamanki gibi zırhlı birlikler önde motorlu tedarik kolları hemen arkada. Open Subtitles المدرعات فى المقدمه، كالعاده طوابير مركبات الأمدادات ورائها مباشرةً
    Her zamanki gibi, adamlarınız her şeyi altına üstüne getiriyorlar. Open Subtitles كالعاده انت لديك كل شئ رأساً علي عقب واستداره والعوده الى المقدمه
    Her zamanki gibi harikulade performans, Monsieur English, fakat korkarım devam etmek zorundayız. Open Subtitles اداء رائع كالعاده سيد انجليش لاكن انا اخشى انه علينا المضي
    Her zaman ki gibi, konu diplomatik nedenler yüzünden kayıtların dışında tutuldu. Open Subtitles القضية عولجت ليس للنشر او التسجيل لاسباب دبلوماسيه كالعاده
    Her zamankinden mi, Eric? Open Subtitles كالعاده, إريك؟ ؟
    Ama her zaman olduğu gibi benim halletmem gerekecek. - Şimdi defol. Open Subtitles و لكن كالعاده لابد ان ابحث عنها بنفسى الان اخرجوا
    Her zamanki gibi geri gelmesini beklemek zorundaydım. Open Subtitles 'كالعاده ، توجب عليّ الإنتظار حتى ترغب هي بالعوده
    Birkaç saat önce Her zamanki gibi bir bahane uydurup çıkmıştı. Open Subtitles لقد غادرت منذ عدة ساعات بقصه مختلقه كالعاده
    Her zamanki gibi, Daily Bugle haberleşmeleri size doğru haberleri... Open Subtitles كالعاده,شكبكة ديلي بيوجل تأتيكم بالاخبار
    Her zamanki gibi annem güne üstümüzü giydirerek, kahvaltı hazırlayarak ve kişiye özel gizlilikleri görmezden gelerek başladı. Open Subtitles كالعاده, تبدء أمي اليوم بمساعدتنا في إرتداء ملابسنا تطعمنا و تتجاهل أي شعور بالإنسانية لدينا أين طفلي ؟
    Harikaydın. Her zamanki gibi harikaydın. Open Subtitles لقد كنت رائعه حسناً لقد كنت رائعه كالعاده
    Her zamanki gibi yine neyden bahsettiğine dair fikrim yok. Open Subtitles كالعاده.. ليس لدي اي فكره عن ماذا تتحدثين
    Her zamanki gibi, bazı eski yüzler görüyorum. Dersinizi almışsınız, buna sevindim. Open Subtitles كالعاده أرى وجوهاً جديده هنا سعيد انك تعلمت الدرس
    Her zamanki gibi yine çenem düştü. Open Subtitles كنتُ أتفوه ببعض الثرثرات كالعاده
    Her zamanki gibi yeni ve farklı birşey yapacağız. Open Subtitles كالعاده سنقوم بأداء شئ جديد ومختلف
    Onunki gibi. Her zamanki gibi. Open Subtitles أحلق كالعاده هنا، ولكن أكثر في الأعلى.
    Her zamanki gibi, o gece de son müşteriydim. Open Subtitles و كالعاده كنت انا اخر زبونة في الحانة
    Çevirisi" ben Her zamanki gibi unuttum ve bir şeyler getirsin diye Pippi'yi arayacağım". Open Subtitles كالعاده , يبدوا انك نسيت احضار الهدايا
    Her zamanki gibi dostum Sherlock Holmes farklı bir teori ortaya koymuştu. Open Subtitles لكن كالعاده "صديقي "شيرلوك هولمز كانت له نظريه مختلفه تماماً
    Al senin doların. Sen kazandın her zaman ki gibi, rahatladın mı? Open Subtitles اليك الدولار لقد ربحت كالعاده هل انت سعيد
    - Her zamankinden keskin. Open Subtitles حادّه كالعاده .
    Tam vaktinde, he zaman olduğu gibi. Open Subtitles على الموعد تماما كالعاده

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more