"كالعيش" - Translation from Arabic to Turkish

    • gibi
        
    Bu fikir oldukça hoşlarına gitti çünkü orada yaşayanlar "Tıpkı bir denizaltında yaşamak gibi." diyordu. Bu mürettebat kompartımanı.Yapay yerçekimi modunda TED هم يحبونها بسبب أن هذا النوع من الرجال يهوى العيش هنالك -- كالعيش تحت سطح البحر. هذه هي مقصورة طاقم السفينة.
    Sanki benle alakası olmayan bir başka benle, yanyana yaşıyor gibi olacağım. Open Subtitles المستقبل سيكون كالعيش مع احدهم ليس ما يقدمه لنفسه
    İkinci sınıf bir otelde yaşamak gibi. Open Subtitles سيكون ذلك كالعيش في فندق من الدرجة الثانية
    Büyük, güzel bir dairede oturup sadece banyoda takılmak gibi. Open Subtitles أنه كالعيش بشقة كبيرة جميلة و التسكع فقط بالحمام
    Kim olduğunla ilgili dürüst olamadığın bir hayat kendi yaptığın aptal bir cehennem çadırında yaşamak gibi. Open Subtitles حياة حيث تكون غير صادق بشأن من تكون هي كالعيش في خيمة جحيم غبية من صُنعك.
    Tamam ya. Aynı evde yaşamak gibi. Open Subtitles . حسناً ، إن هذا كالعيش بالمنزل مجدداً
    Bu şehirde yaşamak şeytanın kıç çatalında yaşamak gibi. Open Subtitles العيش بهده المدينة كالعيش بالجحيم
    48 yıldır bir erkekle yaşadığın gibi mi? Open Subtitles أجل، كالعيش مع رجل لمدة 48 سنة.
    Salem'da yasayip da, cadilara inanmamak, Londra'da yasayip, sise inanmamak gibi. Open Subtitles العيش في بلدة "سايلم" وعدم التصديق بوجود الساحرات كالعيش في "لندن" وعدم تصديق وجود الضباب
    arkadaşlarıyla birlikte yaşıyorlarmış gibi yaşayacaklardı. TED كالعيش مع الأصدقاء
    Benimle birlikte yaşamak gibi. Open Subtitles كالعيش معي نوعا ًما
    Hadi ama. Paris'te yaşıyormuşuz da, hafta sonu Province'e kaçmışız gibi olur. Open Subtitles هيا، إنه كالعيش في (باريس) و الذهاب إلى (بروفينس) للعطلة
    Cehennem de yaşamak gibi. Open Subtitles انه كالعيش في الجحيم.
    Onlarla oynamak başka bir gezegende olmak gibi. Open Subtitles فاللعب معهم كالعيش بعالم آخر
    40'lı yıllarda yaşamak gibi. Open Subtitles كالعيش بعد سن الأربعين
    Yeni yürümeyi öğrenen çocukla yaşıyormuşuz gibi. Open Subtitles إنه كالعيش مع طفله
    Tımarhane gibi. Open Subtitles كالعيش في حفرة ثعابين.
    Görünüşteyse Zen Budist rahiplerine özgü düstur hakkında bir deyiş içermekteydi - fiziksel ve akli bağlar olmadan yaşama, ikili düşünmeden kaçınma ve insanın "Buda-tabiatı"nı anlama gibi. TED ظاهريًا، كانت تحتوي على حكمة عن القانون الرهباني لبوذية (زن) كالعيش دون تعلّقٍ جسدي أو عقلي بأي شيء، وتجنب التفكير الثنائي، وإدراك "طبيعة-البوذا" الحقيقية للفرد.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more