Hayatımın en kötü anıydı, sonra ise en iyi anımı yaşadım. | Open Subtitles | كانت أسوأ لحظة مرت عليّ في حياتي، وتلتها مباشرة أفضل لحظة |
Dünyadaki en kötü yolculuk diye bir şey olsaydı bu ilk sırada olurdu. | Open Subtitles | كانت أسوأ رحلة في أي وقت مضى، وهذا هو ما هو ذاك الشى |
Sonra halka soruyoruz ve en kötü sayıyı nerede aldıklarını görüyoruz. | TED | ومن ثم قمنا باستفتاء الناس ورأينا أين كانت أسوأ النتائج. |
Hayatım boyunca geçirdiğim en berbat uçuştu. | Open Subtitles | تلك كانت أسوأ رحلة طيران حظيت بها في حياتي |
en kötü anımdı yaşadığım. Bu denli çabuk neşeleneceğimi bilemezdim. | Open Subtitles | تلك كانت أسوأ لحظات، لم أكن أعلم أنني سأكون مسرورة بمثل تلك السرعة |
en kötü anımdı yaşadığım. Bu denli çabuk neşeleneceğimi bilemezdim. | Open Subtitles | تلك كانت أسوأ لحظات، لم أكن أعلم أنني سأكون مسرورة بمثل تلك السرعة |
O kadın çok açık bir şekilde hayatımın en kötü buluşmasıydı. | Open Subtitles | تلك المرأة كانت أسوأ موعد غرامي في حياتي |
Dün gece hayatımda geçirdiğim en kötü gecelerden biriydi. | Open Subtitles | ليلة أمس كانت أسوأ ليالي حياتي، بلا استثناء |
Dün gece, kesinlikle hayatımın en kötü gecelerinden biriydi! | Open Subtitles | ليلة أمس كانت أسوأ ليالي حياتي، بلا استثناء |
Tabii bazen başladığınız iş dünyanın en kötü fikri olabilir. | Open Subtitles | وبالطبع ، أحياناً بدأ من الواضح أنّ هذه كانت أسوأ فكرة في العالم |
Ve uyurgezerdin. Hayatımın en kötü iki yılıydı. | Open Subtitles | وكنت تمشي وأنت نائم لقد كانت أسوأ سنتين لي. |
Hayatım boyunca gördüğüm en kötü top atışıydı. | Open Subtitles | لقد كانت أسوأ لعبة بولينج رأيتها فى حياتى |
Törenin yapıldığı gece hayatımın en kötü gecesiydi. | Open Subtitles | الليلة التي تعهدت بها كانت أسوأ ليلة بحياتي |
Geçen sene önce NYU* ve sonra Chuck'la olanlar yüzünden hayatımın en kötü senesini geçirdim. | Open Subtitles | السنة الفائتة، أولاً جامعة نيويورك، ثم تشاك لقد كانت أسوأ سنة في حياتي نعم.. |
- Hayatımdaki en kötü seksti. | Open Subtitles | لقد كانت أسوأ علاقة أقمتها في حياتي كلها. |
Hayatımın en kötü gecesiydi ve şimdide tüm okulun önünde ölmek zorundayım. | Open Subtitles | كانت أسوأ ليلة في حياتي والآن يجب أن أذهب وأموت أمام كامل المدرسة |
Birine verebileceğin en kötü doğum günü hediyesi bu. | Open Subtitles | هذه كانت أسوأ هدية عيد ميلاد من الممكن أن تقدمها لأحد. |
Bulunduğum en berbat çatışma idi. | Open Subtitles | لقد كانت أسوأ عمليّة مكافحة حريق شاركتُ بها على الإطلاق |
Kulağa çılgınca gelebilir, ama dediğine göre; hayatının en berbat üç haftasıymış. | Open Subtitles | ربما يبدو هذا جنوناً لكنه قال أنها كانت أسوأ ثلاثة أسابيع في حياته |
- Üzgünüm. Devriye 95'te boşta olduğum zamanlardan bile daha kötüydü. | Open Subtitles | خطوط خروج كانت أسوأ من ساعة الإزدحام في الـ95. |
Gençken durumumuz sizden daha beterdi! | Open Subtitles | وأنا طفلـة، قمت بمثل ما تقومون به، وأحوالنا كانت أسوأ. |
Çağın en iyisiydi, Çağın en kötüsüydü. | Open Subtitles | كانت أفضل الأوقات كانت أسوأ من الأوقات |