"كانت بهذا" - Translation from Arabic to Turkish

    • bu
        
    Eğer elinin bu kadar kötü olduğunu fark etseydim, serbest kalmasını sağlardım. Open Subtitles ،لو أدركت أن يدّه كانت بهذا السوء كنت لطلبت حكم عدم تجريم
    Bunu bu kadar olduğundan beri yaparız. Open Subtitles إعتدنا ان نفعل ذلك منذ أن كانت بهذا الطول.
    Top içerdeydi. Çizgiyle arasında bu kadar vardı. Open Subtitles لقد كانت كرة ، كانت بهذا البعد عن المسطح
    Başhemşire seçimlerinin bu sezon olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles لم أعرف بأن رئيسة متوسطة العمر كانت بهذا الفصل.
    Yani bu kadar deliyse, bu kadar ateşli olmalıdır. Open Subtitles هكذا، إذا كانت بهذا الجنون يجب أن تكون بهذه الإثارة
    Eğer bu kadar deliyse, bu kadar ateşli olmalıdır. Open Subtitles إذا كانت بهذا الجنون يجب أن تكون بهذه الإثارة
    On altı yaşında bu kadar yetişkinsen, kim bilir otuz yaşında ne olur? Open Subtitles إن كانت بهذا النضوج في السادسة عشرة، فماذا ستفعل في الثلاثين؟
    Sizi bu kadar endişelendirdiyse, o zaman neden şüphelerinizi Savunma Bakanlığı'ndaki amirlerinize ihbar etmediniz? Open Subtitles في هذه الحالة, لو كانت بهذا القدر المقلق لك، لماذا لم تبلغ عن شكوكك لرؤسائك في قسم الحرب؟
    Ve bu kadar küçük olduklarına göre o, bu kasabada bir yerde olmalı. Open Subtitles و إذا كانت بهذا الصغر و حتى يستطيع التحكم بتفجيرها يجب أن يكون في مكان ما في هذه المدينة
    Senin için neden bu kadar önemliydi? Open Subtitles لماذا كانت بهذا القدر من الأهمّية بالنسبة لك؟
    bu yüzden eğer kızdıysa, muhtemelen biraz zaman alacaktır. Open Subtitles لذا إن كانت بهذا الغضب فإن الأمر على الأرجح سيأخذ بعض الوقت
    Bomba ekipleri günlerdir bu oteldeydi. Open Subtitles فرقة كشف المتفجرات كانت بهذا الفندق من أيام
    Çocuğun annesi bugün bu ofise geldi, biraz çirkin bir dil kullanıyordu. Open Subtitles أمّ الفتى كانت بهذا المكتب وقد كانت تستعمل لغة قبيحة
    - Madem bu kadar kötüydü, neden evlendin ki onunla? Open Subtitles حسنا، إن كانت بهذا السوء، لماذا تزوجتها من الأساس؟
    En son bana saç tıraşı yaptığında bu kadar iyiydi. Open Subtitles آخر مرة كانت بهذا اللطف كان مباشرة بعد قصها لي قصة الشعر هذه
    o zamanlar neredeyse her üründe bu yazardı. TED معظم المنتجات وقتها كانت بهذا الشكل.
    Son dokunuş olarak da sanatçı, eserini imzalamak için bir iz ya da mühür kullanır. "Balık tam olarak da bu kadardı." demek için havaya kaldırır. TED للمسة نهائية، يستخدم الفنان ختم أو طابع، ويقوم بتوقيع عمله، ويستطيع رفعها قائلًا، " السمكة كانت بهذا الحجم تمامًا!"
    Kekin üstündeki şekerli tabaka bu kadardı. Open Subtitles الكعكات المجمدة كانت بهذا السمك
    O pencere de bu büyüklükteydi. Open Subtitles النافذه كانت بهذا المقاس بالضبط
    bu kadardı. Zar zor görünüyordu. Open Subtitles كانت بهذا الحجم، بالكاد يمكنك رؤيتها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more