"كانت تكذب" - Translation from Arabic to Turkish

    • Yalan söylüyordu
        
    • yalan söylüyormuş
        
    • yalan söylüyor
        
    • yalan mı
        
    • yalan söylemiş
        
    • yalan söylüyorsa
        
    • nın yalan
        
    • onun yalan
        
    • yalan söylediğini
        
    - Susan'ın dediğini duydun. - Susan Yalan söylüyordu. Open Subtitles ـ لقد سمعتي ما قالته سوزان ـ سوزان كانت تكذب
    Medya Yalan söylüyordu. Open Subtitles الإعلام كان يكذب علينا أو الحكومة كانت تكذب عليهم
    Geldiğinden beri bize yalan söylüyormuş. - Yaptığı her şey bir düzmeceymiş. Open Subtitles لقد كانت تكذب علينا طيلة الوقت لقد كان هذا مسرحًا، تقريبًا.
    Bize yalan söylüyormuş, kandırıyormuş bizi Open Subtitles كانت تكذب علينا, وتطاردنا خلسة
    Bu konuda yalan söylüyorsa, başka ne konuda yalan söylüyor? Open Subtitles إن كانت تكذب بشأن هذا، فما الذي تكذب بشأنه أيضاً؟
    Yani eşyalarını bit pazarından aldığı konusunda yalan mı söylüyor? Open Subtitles إذاً كانت تكذب بشأن جلب بضائعها من أسواق البضائع المستعملة؟
    Aslında gideceği yer konusunda yalan söylemiş. Open Subtitles في الحقيقة،أظن أنها كانت تكذب بشأن المكان الذي كانت ستذهب إليه
    Hilton Head ise South Carolina'da. Bize Yalan söylüyordu. Open Subtitles هيلتون هيد,في كارولينا الجنوبيه لقد كانت تكذب علينا..
    Bay Reese, Vanessa Yalan söylüyordu kocasını sevdiğini söylerken. Open Subtitles سيد ريس فانيسا كانت تكذب عندما قالت أنها تحب زوجها
    Aslında Lily teyzeniz Yalan söylüyordu. Open Subtitles في الحقيقة .. العمه ليلي كانت تكذب
    Çünkü bana Yalan söylüyordu, ondan. Open Subtitles لإنها كانت تكذب عليّ .. هذا هو السبب
    Bize yalan söylüyormuş, kandırıyormuş bizi Open Subtitles كانت تكذب علينا, وتطاردنا خلسة
    Bize yalan söylüyormuş, kandırıyormuş bizi Open Subtitles كانت تكذب علينا, وتطاردنا خلسة
    Sana başından beri yalan söylüyormuş. Open Subtitles إذاً,كل هذا الوقت قد كانت تكذب عليك؟
    Eğer yalan söylüyor olsaydı, hayatını buraya gelerek riske atar mıydı? Open Subtitles هل كانت لتضحي بنفسها لتأتى هنا إن كانت تكذب ؟
    Öyle bir şey yazmışsa, yalan söylüyor. Open Subtitles حسنًا، إن كان هذا ما قالته، فإنها كانت تكذب
    yalan söylüyor. Ama acaba onlar anladı mı? Open Subtitles لقد كانت تكذب و لكن هل استطاعوا أن يعرفوا
    Yani, dün akşam bizimle iyi vakit geçirmiş gibi rol mü yapıyordu? Yüzümüze baka baka yalan mı söylüyordu? Open Subtitles إذاً كانت تدعي أنها قضت وقتاً ممتعاً الليلة الماضية, كانت تكذب علينا
    Merhaba. Kadın açıkca yalan söylemiş. Güzel kokuyor değil mi ? Open Subtitles انت، من الواضح بأنها كانت تكذب رائحتهُ رائعة, أليس كذلك؟
    Ya tekrar yalan söylüyorsa ve başka biri varsa? Open Subtitles لكن ماذا لو كانت تكذب مجدداً و هناك شخص ما آخر متورط؟
    Biliyorum ama Sasha'nın yalan söylediğini öğrendiği an ki... ..yüzündeki ifadeye görmeye dayanamazdım. Open Subtitles انا أعلم . لم أستطع تحمل تلك النظرة التي في وجهه اذا أكتشف أنها كانت تكذب.
    Gözlerime baksalar onun yalan söylediğini anlayacaklarını düşünmüştüm. Open Subtitles إعتقدتُ إذا نظروا فقط إلى عيناي، سيعرفون بأنها كانت تكذب.
    Büyükelçiye, anlık bir öfkeyle yaptığını söylerken yalan söylediğini kanıtlayacağız. Open Subtitles أنّها كانت تكذب عندما أخبرت السفير أنّها جراء لحظة إنفعال.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more