Kahretsin! Yani, yağmur yağıyordu ve sen yine de ondan söz mü aldın? | Open Subtitles | اللعنه, لقد كانت تُمطر ومتوقعة أن تفي بعهدها؟ |
yağmur yağıyordu. Sizce doğru mu yaptım? | Open Subtitles | ولقد كانت تُمطر , هل كان تصرفي حسن ؟ |
Bir gece beni göle götürdü, deli gibi yağmur yağıyordu. | Open Subtitles | فى يوم ما طلب منى الخروج للبحيرة لقد جلسنا قرب البحيرة ...أعني, أنها كانت تُمطر بشدة |
yağmur yağıyordu. İklim kontrolü, rüzgar, yağmur. İsterlerse kar bile yağdırabilirler. | Open Subtitles | لقد كانت تُمطر - التحكم في الجو , الرياح والمطر يمكنهم ان يجعلوها تمطر جليد ان شاءوا - |
Cinayet gecesi yağmur yağıyordu. | Open Subtitles | لقد كانت تُمطر ليلة جريمة القتل |
yağmur yağıyordu. Yol ıslaktı. | Open Subtitles | كانت تُمطر كان الطريق مبتل |
yağmur yağıyordu. Bodrumunu su mu basmış acaba? | Open Subtitles | لقد كانت تُمطر ، مياه فى قبوه |
Bayan Nieves, bugün erken saatlerde yağmur yağıyordu ve o botlar hala ıslak. | Open Subtitles | سيدة(نيفيس) لقد كانت تُمطر اليوم وهذا الحذاء لازال رطبًا |
- Acele ediyordu, yağmur yağıyordu. | Open Subtitles | -كانت متعجلة, كانت تُمطر ... |
yağmur yağıyordu. | Open Subtitles | كانت تُمطر. |