Bayan Todd yeni bir bebeğe hamileydi. | Open Subtitles | كانت حبلى تتوقع قدوم الطفل الرابع فى أى لحظه |
Sağlıklı bir oğlumuz vardı ve eşim bir kız çocuğuna hamileydi. | Open Subtitles | طفلنا كان في الخامسة, وزوجتي كانت حبلى بطفلة. |
DNA incelemesine göre... öldürüldüğünde ondan hamileymiş. | Open Subtitles | كانت تواعد نيك كوزلوف في الحقيقة، عينات الحمض النووي أكدت بأنّها كانت حبلى بطفله في ذلك الوقت التي قتلت فيه |
Ve anneme nasıl söyleyeceğimi çözmeye çalışıyordum. Annem bana hamileyken göğüs kanserine yakalanmıştı. | TED | وكنت أفكر كيف سأخبر والدتي، التي كانت مصابة بسرطان الثدي حينما كانت حبلى بي. |
- Cate Cassidy lisede hamile miydi? - Evet. | Open Subtitles | -أجل (كيت كاسيدي) كانت حبلى بالمدرسة العليا؟ |
Hatta bu noktada o, gerçekten hamileyse bu her nedense haksız gibi gelir. | Open Subtitles | حتى لو كانت حبلى عند قيامها بذلك، هذا يبدو غير عادل. |
Üçüncü ayın sonundaki gece,... anneme hamile olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | ثم أخر ليلة للشهر الثالث أخبرها انها كانت حبلى |
Hope Shlottman senden hamile kalmıştı. | Open Subtitles | (هوب شلوتمان) كانت حبلى بطفلك |
- Beta-HCG pozitifti. - hamileydi. | Open Subtitles | ـ تحليل الغدد التناسلية المشيمية إيجابي ـ لقد كانت حبلى |
Annem hamileydi ve babam bütün paramızı lağım çukuruna düşürmüştü. | Open Subtitles | أمي كانت حبلى وأبي اشترى منزل جديد |
hamileydi ve başka bir çalışmaya nakledildi. | Open Subtitles | لقد كانت حبلى ونقلت إلى دراسة أخرى |
Anlamı yakın zamanlarda hamileymiş. | Open Subtitles | يدل على أنها كانت حبلى مؤخراً |
Annen hamileyken, mikrodalganın önünde durma demiştim. | Open Subtitles | أخبرت أمّك أن لا تقف بجانب المايكرويف متى هي كانت حبلى معك |
Annem kız kardeşlerime hamileyken de hep ben yapardım böyle şeyleri o yüzden hepsi sağlıklı doğdular. | Open Subtitles | كنت أعده طوال الوقت لأجل أمي عندما كانت حبلى بشقيقاتي وانتهى بهن الأمر ليصبحن بأتم الصحة |
Ya eğer hamileyken böyle tehlikeli işlere kalkışırsa? | Open Subtitles | ماذا لو كانت حبلى وقامت بشئ جريئ مثل ذلك؟ |
Bu kız eğer altı ay önce hamileyse şimdi evinde bez değiştiriyor olmalı. | Open Subtitles | ألا تدركين بأن هذه الفتاة كانت حبلى منذ ستة أشهر لابد من أنها تقوم بتغيير الحفاظات الآن |
hamile olduğunu ama bebeği doğurmaktan korktuğunu söyledi. | Open Subtitles | والرجل لم يكن معها أخبرتني أنها كانت حبلى لكن خائفة من الحصول على الطفل |
Kelly tekrar hamile kalmıştı ve ben... | Open Subtitles | (كيلي) كانت حبلى ثانيةً، وكنت... |