Çok sevindi. | Open Subtitles | كانت سعيدة للغاية. |
Çok sevindi. | Open Subtitles | كانت سعيدة للغاية. |
Kendisiyle birlikte kaçırılan yeğenlerinden birinin nihayet, Suriye'deki IŞİD'in elinden kurtulduğunu ve Irak'a döndüğünü haber verdiği için çok mutluydu. | TED | كانت سعيدة للغاية عندما قالت لي أن واحدة من بنات أخيها اللواتي اختطفن معها أُطلق سراحها أخيرًا خارج أيدي داعش في سوريا وعادت إلى العراق. |
Carolanne çok mutluydu. | Open Subtitles | (كارولينا) كانت سعيدة للغاية |
Özür dilerim, seni aramalıydım, ama Dylan onu gördüğüne çok sevinmişti. | Open Subtitles | ولكن (ديلان) كانت سعيدة للغاية برؤيته. لقد أحضر لها درّاجة ودمية. |
Özür dilerim, seni aramalıydım, ama Dylan onu gördüğüne çok sevinmişti. | Open Subtitles | آسفة، كان عليّ الإتصال، ولكن (ديلان) كانت سعيدة للغاية برؤيته. |