"كانت سيدة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir kadındı
        
    • bir kadın
        
    • bir bayandı
        
    • bir hanımdı
        
    • bir hanımefendiydi
        
    • yaşlı kadın
        
    • genç kadındı
        
    Biliyor musun Eric-- Annem gerçekten özel bir kadındı. Open Subtitles هل تعلم يا اريك أن أمي كانت سيدة مميزة للغاية
    Ellen çok tatlı bir kadındı. Open Subtitles كانت سيدة لطيفة، حينها كانت حاملاً في الشهر الرابع أو الخامس
    Annem çok güçlü bir kadındı, pek çok düşmanı vardı. Open Subtitles أمي كانت سيدة قوية ولديها الكثير من الأعداء
    Eva Peron kadar sevilen bir kadın oldu mu? Open Subtitles لم يبسق أن كانت سيدة محبوبة بمثل إيفا دوارتي يتدفق , يتدفق , يتدفق يتدفق , يتدفق , يتدفق
    Bunların dışında, iki adamın arasında kalmış tatlı bir bayandı kendisi. Open Subtitles بل أكثر من ذلك أنها كانت سيدة حلوة ووقعت بين رجلين
    Yani... o... o gerçekten de çok güzel bir hanımdı. Open Subtitles أعني, لقد كانت لقد كانت سيدة في غاية الجمال
    Bunu yapardım çünkü kendisi çok tatlı bir insandı ve gerçekten çok iyi kalpli bir hanımefendiydi. Open Subtitles ... كان ذلك لأنها كانت في ذاتها لأنها كانت سيدة رائعة حقاً
    Kurban otuz yaşlarında bir kadındı, göğsünden iki kere vurulmuştu. Open Subtitles الضحية كانت سيدة في الثلاثين من عمرها أصيبت برصاصتين في الصدر
    Kurban otuz yaşlarında bir kadındı, göğsünden iki kere vurulmuştu. Open Subtitles الضحية كانت سيدة في الثلاثين من عمرها أصيبت برصاصتين في الصدر
    Çünkü bir polise göre, o iyi bir kadındı. Onun yaptığı diğer iyi işleri mahvetmek istemedim. Open Subtitles لانها كانت سيدة لطيفة كشرطية لم اكن اريد تدمير ما تبقى منالاعمال الجيدة التي قامت بعملها
    Ama, dediğim gibi, dedeni, nineni tanıyorum ve annen bir... İyi bir kadındı. Open Subtitles ولكن كما قلت انا اعرف جدك ووالدك كانت سيدة محترمة
    Martha'nın parası var çünkü Martha'nın babasının ikinci eşi Martha'nın annesi değil, annesi öldükten sonraki olan çok yaşlı bir kadındı siğilleri vardı, çok zengindi. Open Subtitles إن " مارثا " تمتلك نقوداً لأن زوجة أبيها الثانية "ليست والدة " مارثا و لكن بعد أن ماتت والدتها كانت سيدة عجوز جداً
    Bayan Clapperton son derece sinir bozucu bir kadındı. Open Subtitles أعتقد أن السيدة "كلابرتون" كانت سيدة غير مسرورة على الاطلاق
    O da yaşlı bir kadındı - benim hastalarımdan biri. Open Subtitles كانت سيدة عجوز ايضا احدى مرضاى
    Hayır, başka bir kadın. Nazikti. Ben de naziğim ulan. Open Subtitles لا، لا، لقد كانت سيدة أخرى لقد كانت لطيفة
    Çok harika bir kadın olduğunu ve iyileşiyor gibi gözüküp... birden ölmesinin çok üzücü bir şey olduğunu söyledi. Open Subtitles وأخبرتني أنها كانت سيدة رائعة وأنه عار حقيقي أنها كانت تبدو تتحسن بدلاً من الموت فجأة
    O iyi bir kadın. Open Subtitles كانت سيدة لطيفة.
    Rebecca 3 yatak odalı bir evde yaşayan bekâr bir bayandı bu gömme dolabı başka bir odaya çevirmiş. Open Subtitles ريبيكا كانت سيدة عازبة تعيش بمنزل من 3 غرف نوم و مع ذلك فقد حولت هذه الخزانة الكبيرة إلى غرفة نوم
    Büyükannenizi yakından tanırdım. Çok özel bir bayandı. Open Subtitles عرفت جدتك معرفة جيدة كانت سيدة مميزة
    Özel bir hanımdı. Open Subtitles كانت سيدة مميزة
    Bilirsin, Bayan Ruth tam bir hanımefendiydi. Open Subtitles تعرفين الآنسة روث كانت سيدة
    Komşun,Bayan Mueller,yaşlı kadın o yaştaki kadınlar her yerden düşer. Open Subtitles جارتك, السيدة هيلجا مولار, كانت سيدة كبيرة بالسن وفي هذا العمر إنهم يسقطون في جميع الأماكن
    Özür dilerim anne. Yani iyi bir genç kadındı. Open Subtitles عفواً يا أمى, أقصد لقد كانت سيدة معافة و بصحة جيدة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more