Bizi yıllar boyu bir arada tutan şey aşktı. | Open Subtitles | كان الحب هو من جمعنا خلال تلك السنين |
Dürüst olmak gerekirse, ilk görüşte aşktı. | Open Subtitles | أن نكون صادقين، كان الحب لأول وهلة. |
Onun bütün istediği aşktı. | Open Subtitles | كان الحب هو كل ما أرادته |
Onu otelde nasıl gördüğünü ve bunun ilk görüşte aşk olduğunu. | Open Subtitles | كما تعلم , عندما رأيته في الفندق وأنه كان الحب من أول نظرة واي صياد أنت |
Hayatının aşkı olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | قلت بأنه كان الحب الوحيد في حياتك |
Belki aşktı belki de değildi. | Open Subtitles | ربما كان الحب ربما لم يكن |
Bulduğum tek sonuç aşktı. | Open Subtitles | الإستنتاج الوحيد كان الحب. |
Steve, ümidimi kesmediğim tek şey aşktı. | Open Subtitles | لكن, (ستيف) الشيء الوحيد الذي لم أستسلم بشأنه على الاطلاق... كان الحب |
aşktı, Şirin'in aşkı. | Open Subtitles | (لقد كان الحب ، حب (شيرين |
aşktı. | Open Subtitles | لقد كان الحب |
♪ aşktı bu ♪ | Open Subtitles | ♪ كان الحب ♪ |
♪ aşktı o ♪ | Open Subtitles | ♪ كان الحب ♪ |
Peki gerçek aşk olduğunu nasıl anlayacağım? Hep beraber şunlara cevap verelim. | Open Subtitles | كيف تعرفين إن كان الحب حقيقي أشرحي لنفسك |
Ve beni tavayla bayılttığın an bunun aşk olduğunu anladım. | Open Subtitles | وضربتيني بتلك المقلاة كنت أعرف إنه كان الحب |
Neden ebeveynlerim bana Graham'in annemin ilk aşkı olduğunu söylememişlerdi? | Open Subtitles | لم لم يخبراني أن (جراهام) كان الحب الأول لأمي؟ |