Söyle ona, telefona gelmek isterdim, ama ayak bileklerim ağırlık yapıyor. | Open Subtitles | قولي له إنه كان بودي أن أرد هلى الهاتف لكن كواحلي تمنعني من ذلك |
Kalıp sohbet etmek isterdim, ama çağrılıyorum. | Open Subtitles | حسناً، كان بودي الحديث معك لكنّ هناك من يستدعيني |
Yardım etmek isterdim ama emir emirdir. | Open Subtitles | كان بودي تقديم المساعدة لكن الأوامر هيّ الأوامر |
Keşke başka şekilde eğlenmek icat edilse. | Open Subtitles | و كان بودي لو كان الأب اخترع وسيلة اخرى للتسلية |
Bak, Curtis, Keşke kullanabileceğiniz bir şeyler bilseydim. | Open Subtitles | كان بودي أن أعرف شيئاً يمكنك الاستفادة منه |
Bak, seni basın bölümüne gizlice sokmak isterdim, ama... | Open Subtitles | حسناً.. كان بودي لو بإمكاني ان اجعلكِ تتسلين .. في القسم الصحفي.. |
Şimdi Ada, kalıp etrafı temizlemek isterdim ancak... | Open Subtitles | الان ايدة , كان بودي البقاء ومسح الفوضى ولكن.. |
Kalmayı çok isterdim ama oğluma dönmem gerek. | Open Subtitles | كان بودي البقاء لكن علي العودة لأبني. |
Biraz daha zamanımın olmasını isterdim. | Open Subtitles | أنا فقط... كان بودي أكثر قليلاً من الوقت. |
Pekala, kalmanızı isterdim ama gitmeniz gerekiyormuş. | Open Subtitles | حسنا , كان بودي منكما أن تبقيا, |
-Bunu görmeyi isterdim. | Open Subtitles | كان بودي أن أرى |
Liz, bunu gerçekten de yapmak isterdim, ama bu günlük eve gitmek zorundayım. | Open Subtitles | (ليز) عزيزتي، كان بودي التحدث معك. لكن عليّ الذهاب للمنزل. |
"Ne zaman istersen" demek isterdim ama demiyorum. | Open Subtitles | ( كان بودي أن اقول ( العفو وفي أي وقت لكن.. |
- Bikininin içinde görmek isterdim. | Open Subtitles | كان بودي رؤيتها بذلك البكيني. |
Üzgünüm. Kalmanı isterdim. | Open Subtitles | كان بودي حقيقة أن أبقى... |
Keşke yardımcı olabilsem efendim. | Open Subtitles | كان بودي أن أساعدك |
Keşke bilseydim. | Open Subtitles | كان بودي أن أعرف ذلك |
Tamam mı? Keşke yapabilsem. | Open Subtitles | كان بودي لو أفعل ذلك |